Kendimi tanıtmayı hiç sevmem..
Benim yazılarımı okuyan anlar..
Nereli olduğum önemli değil.
Nerede yaşadığım önemli..
Gurbet insanların öz geçmişlerini zaten anlatır.
çok şey söyleyip hiç bir şeyi anlatamıyanlar bir yana.
..
-
ağlatmak
24.01.2009 - 06:04Fitil tutmaz yaktığım cıgaramın çektiği Özlem yüzünden....
Bir duyguyu tanımlamak ne kadar zordur. Adını koymak bile zulümdür..oysa ben
hep sevdiklerimden uzak yaşadim.en değer verdiklerimi birer saçlarimdan yere
düşen tel gibi kaybettim...önce çocukluk arkaşalarımı,sonra ilk okula
başladiğimda bana ders veren öğretmenlerimi,ilkokulda geydiğim beyaz yakalı
önlüğümü,ilk yürüdüğümde giydiğim ayakabilarımı,ve sonra folklor oynadığım
arkadaşlarımı.aynı mahlede oturduğumuz komşularımızı,en önemlisi ve sonuncusu Babacığımı.! ! ! !
işte bundandır beni duygu seline kaptıran derya dolu şu yaralı sol yüreğim
coşar durur....orada hep sızı ve potensiyel bir gaflet vardı...adı ÖZLEM
Özlem bir arayıştır, yokluğun farkının iyice kendini belli ettiği durumlarda
kabarır. İnsan bir çok etkiye ve eskiye özlem duyabilir. Bunun daha
ayrıntılı anlatıldığı bir yer olup, özlem insanın en saf, en temiz, en
karşılıksız hislerindendir.Özlemek ızdırabı insanı, yaşamaktan uzaklaştırabileceği gibi, gözü kara
yapar, özleyen insandan her şey beklenebilir.Özlem birşeyden çok uzak kaldığında hissettiğin duygu. Eski arkadaşlara
karşı çok hissedilir. Özlem, kağıdın mürekkebe kavuşmak için beklentisi,
toprağın suya tutkusu, ağaçların çiçeklerini açacağı anı beklerken
hissedebilecekleri tek duygudur.Özlem bir boşluğu işgal eden sular gibi duru bir anıdır. Kalbinde aşkın. bir
bıçak yarasının bıraktığı boşluktan kanamaktır, sessizliğin daha sessiz,
kalabalıkların daha ıssız, yaşamanın daha anlamsız olduğu andır.Özlem bahara duyduğun istektir; Güneşi yüzünde hissettiğinde içinde duyduğun
neşedir.Aşkın vazgeçilmez bir parçasıdır, özlemeden aşık olamazsın, onun tamamladığı
yerde onsuzluğun bıraktığı ışsızlığı hissetmeden onunla olmanın mutluluğunu
bilemezsin.Gece yarısı başlayan yağmurlarda uyanmak gibi, özlemin gözyaşlarına ihtiyacı
vardır bir aşkın.
Aşk ne kadar tutkuysa, tutkun olunana duyulan özlem o denli güçlüdür.Özlem düşlerle desteklenir, kurulan düşlerle kendi dünyasını yaratır insan
kalbinde.Özlem bir yolculuktur, tıpkı aşkın kendisi gibi, yol aldıkça geçmişten
uzaklaşmak, keşfedilmemiş yanlarını keşfetmek ve kendi içinde yanan bir
ateşle aşkın acısının bir yönünü farketmektir.Ruh kendisini özlemleriyle keşfeder, nefes almak, uyumak, üşümek gibi
bedenin kendini tanıması için gerekli olgular kadar ruhun da kendisine
ilişkin, belki daha gizli, daha mistik, anlaşılması daha zor ama daha
yaşamsal anlamları vardır.Özlemeye başladığını ilk hissettiğinde, hiçbirşey anlamazsın...
Yüreğinde birşeyler sıkışmaktadır, önce derin bir sıkıntı içinde hissedersin
kendini, saniyelerin geçmediğine takılırsın; Anlamsız hareketler, dalıp
gitmeler, sabırsızlıklar, sessizlikler...Sanki bir uyuşturucu bedenini sarmaktadır.
Ve sen kendinden uzaklaşarak bir başka ruha bürünmektesindir.Mutsuz olduğunu düşünürsün, yaşamdan tat almak, gülmek, daha önce seni mutlu
eden şeylerle yetinmek olanaksız olmuştur.Mutsuz olduğunu, onu sevmediğini, aşkın olmadığını düşünürsün; Dalgaların
ardı ardına geldiği kumsalda, kumları kaldırıp rüzgara savurmak gibi yüzüne
gözüne kum taneleri dolmaya başlar. Deniz açılan boşluklardan işgalini daha
büyük bir hırsla sürdürür;Delicesine aşık olduğunu ve özlem duyduğunu o an farkedersin.
Özlem, kendisini içinde genişleten bir duygudur. Farkında olduktan sonra da
büyümesini sürdüreceksin.Dakikalar geçmez; Oda hızla soğumaktadır. Gece ıssızlaşır, göl yüzeylerinde
fırtınalar kopar; Aylarca sürecek susuzluklar, açlıklar, uykusuzluklar,
düşsüz uykular, gölgesiz karanlıklar başlayacaktır.Özlem sevişmektir kendi bedeninle;
Acılarınla var olmaktır.
Özlem kendi içinde aşkı keşfetmektir;
Kalbini dinlediğin ve sessizlikte onun adının fısıldandığını hissetmektir.
Özlem kendi içinde çıkılan bir yolculuktur;
Sesiz bozkırlarda hissedilen yalnızlıktan daha kesici, gece ayazlarından
daha çok ürkütücü kimi zaman gözyaşlarına boğulup pencere camlarından
dışarıya bakıp onun ismini fısıldamak ve gözlerini yumarak ona eriştiğini
düşünmektir.Sevginin dili kilit altindadir..o susar sen hayal edersin.o uzak
oldukça seversin,yakinlaştıkça kaybedersin...
Oysa sen sadece Hayalindeki yaratığını sevmişsindir.
Dokundukça Hergün azalır.
Uzaklaşınca Coğalır..
Yalnız kalmak istersin.. veSessizlikler daha çok can yakıcı olmustur;
Bir an uzaklaştığında dünyanın dönüşünü durdurmak istersin.
Tek başına karşılamak istemezsin zamanı ve yaşamı.
Güzel olan herşey onu hatırlatır sana....
Tıpkı benim Sevgili Babaciğimi çok ama çok Özlediğim Gibi..
Bu yazimi Babacığıma,ve bütün kaybetiğim sevdiklerime Dair kaleme aldım...
Sizleri İnsan tanında,Ülke Sevdasında,Mutluluk çağında Özledim....
Delal SÖNMEZ
-
yaşamak dediğin
13.05.2006 - 15:09guzelikleri yaratmak icin yasamak,kendi kendisiyle yuzlesmek gibi yasamak,tirnaklarinla zorluklar karsisinda direnerek yasamak,ozgurluk dediginiz yalan ve aldatici kavrami yirtarak bir cilgin cocuk gibi sesini nehirlere birakarak yasamak,toplumu kendinle butunlestirerek yasamak,
Toplam 2 mesaj bulundu
Elbette her doğum önemlidir.Ama şiir yürekli insanların doğumu bambaşka bir anlam ifade eder..Çünkü şiir yürekli insanlar etraflarını aydınlatan ışık misalidirler.İşte bu nedenle doğumunuzu tebrik ediyor, sağlık ve esenlikler diliyor, bu günün anısına size bir şiirimi sunuyorum..
BİROL
Kadına ...
oncelile Sayin Delal sonmezi kutlar ve calismalrinda basarilar dileriz
sayin delal sonmezin bir yazisini bayan arkadasim bana mailllestirmisti
BABAsina yazmis
ve bende babami kay betmistim o yaziyi okuyunca anladimki babami cidden kaybettim.okadar anlamli okadar duygulu yazmiski okurken yaslarl ...
Toplam 2 mesaj bulundu