Altan Doğru Antoloji.com

1969 senesinde Ardahan/Göle'de doğdum. Yaşadığım çevredeki maddi eksikliklere rağmen adımımı her bahçeye atışımda zenginlikten kırılan bir dünya doldu içime: Binbir çiçek kokusu, dolu tanesi gibi hışırdayan kuş sürüleri, çok uzaklardan gelen çobanların çın çın halk türküleri, gittikçe köyümüzden uzaklaşan yusufçuğun sesi...Hiç bir zorluk koymuyor çevrede böylesi doğal güzellikler olunca. Ne tasla yıkanmanız ne de saatlerce yürüyerek küçücük bir bidonla evinize su getirmeniz... ne de başkaca olumsuzluklar.

Zaman zaman insanlar günümüz kuşağının şanslı olduğunu söyler, kendi zamanlarından şikayet ederler. Hayret ediyorum. Oysa bana göre bugünün insanları benim bildiğim en talihsiz insanlardır. 17 yaşındaki birçok insana bakınca kızarım bazen. Onlar 17 değil 170 yaşında. Ayakları toprağa basamayan, öküzün, samanın ne olduğunu bile bilemeyen, daha ölmeden betonlar arasına sıkışmış insanlar... Akşama dek teknonojinin görünmez parmaklarına bilinçsizce kendilerini hapsedip yaşamayı seçmiş talihsizler...Büyüyünce sadece dolar biriktirmek, banka hesaplarında paralarını şişirmek, kıç kadar cipe binmek, başkalarına haksızlık gibi sıradan emelleri var.

Şiir sevmek, edebiyat yapmak, bir edebiyat dergisi okumak, kendini başkalarının yerine koymak, gerekmedikçe harcamamak fiilerine neredeyse hepsi düşman. Boşa harcamayana, kandıramadıklarına düşman, sıradan olmayana düşman, sürüye karışmayana düşman, bir romanı  sonuna kadar okuyabilene düşman..

İşte bütün bunların inadına şiire, romana, sanata, adamlığa, garibe yardıma dost olmak niyetiyle, dünyadaki herşeyini cebi bile olmayan kefenine dolduracağını zannedip, bu anasını sattımın dünyasının göbeğine kazık çakmışçasına yaşayan, bütün kötülüklerini ardına bırakmayan insanoğluna acıyarak bakan ben: Altan Doğru.
..

Devamını Oku