UYANIS VE ARZU
(Düz yazi-siir formatinda)
Bu gece seni düsündüm.
Ama düsünmek ne kelime... Seni yuttum. içime çektiğim her nefeste sesini duydum.
Kulağımda değildin, boğazıma kadar yürümüş bir fısıltıydın.
Bazen gözlerini hatırlıyorum; ama sadece gözlerini değil ...
O bakarken içine çektiğin havayı, Dudaklarının kenarında birikmiş suskunluğu da.
Seni hiç öpmedim.
Ama yüz defa çözüldüm kokunun hayaline.
Seninle hiç sevişmedim.
Ama her gece baska bir yanimi sana biraktim.
Tenin yoktu odamda,
Ama çarşafın ortasında ben vardım;
Ve sen... hayal gücümün üst.dudağındaydın
Bu bir özlem degildi, Bu bir yanma degildi, Bu bir... teslim olustu.
Ben seni düşünürken,
Senin aklına bile gelmediğimi bilmekti asıl sarhosluk.
Ve buna rağmen...
Içime seni almaktan hiç vazgeçmemekti delilik.
Sana sarılmak istemedim, Sana gömülmek istedim.
Ve gömülmekle de kalmadım, içinde ölmek istedim.
Çünkü sen yaşamak için fazla güzeldin...
Ama unutmak için de fazlasıyla derindin.
Bedenine dokunmadım,
Ama hayalinle kendimi.çıplak bıraktım
Senin olmadığın bir yatakta, Senin varlığınla soyundum.
Çünkü bazen, bir kadını öpmek yetmez...
Onu susarken duymak gerekir.
Ben seni sessizliğinde buldum.
Ve o sessizlikte,
Her suşusun arasında bir inilti saklıydı.
Konusmaman,çığlığa dönüyordu içimde.
Sen sustukça ben haykırdım, Sen gittikçe ben oldum.
Oldum da... ne oldum bilmiyorum.
Bir duman gibi dolandım teninde.
Bir tütün gibi sindim kalbine.
His yokken,
Her şeydim sana.
Biliyor musun,
Insanlar sevişirken çoğu kez dokunur.
Ama ben seni sevişirken düsünmeyi seçtim.
Çünkü zihninde soyunduğum bir kadın, Bedeninden daha yakındır bana.
Seninle göz göze bile gelmeden, Sana içimde diz çöktüm.
Arzun, dilimin ucuna degmedi.
Ama ben her cümlede seni yaladım.
Bakışın, dudağımda iz bırakmadı.
Ama ben seni,
En çok konuşamadığım kelimelerde içtim.
Sana sahip olmadım,
Ama seninle sayısız kez öldüm.
Zihninde bir iz bile olmasam da, Sen benim bütün aklımdasın.
Ve seni düşünürken...
Kendime dokunmak gibi bir şeydi bu delilik.
Utanmadım.
Çünkü arzunun en yalın hâliydin sen:
Ulaşamayınca
Sabah oldu.
Gözlerimi açtım ama seni görmedim.
Zaten hiç olmamıştın ki...
Ama yokluğun, varlığından daha çok yer kaplıyordu içimde.
O gece seni düşünerek değil, Sana gömülerek uyudum.
Bir rüyada değildin,
Gerçeğin ta kendisiydin ama bana ait olmayan bir gerçek.
Dokunsam parçalanacak gibiydin,
Sadece seni degil,
Kendimi de kaybedecektim.
Ve biliyordum;
Sen hiçbir zaman bilmeyecektin seni böyle sevdigimi.
Sana hiç yazmadım, Ama sana bin şiir içtim.
Her birinde dilim yanarken,
Sen bir başkasının omzuna başını koyuyordun belki.
Ben kendime susarken,
Sen bir gülüşle baska birinin içini.ısıtıyordun
Ama bil ki...
Seninle hiç yaşanmamış bir gecenin
Yatağına her sabah yeniden uzanıyorum.
Ve her sabah,
Senin yokluğuna yeniden.boşalıyorum
Aşkı senden ögrenmedim, Ama delirmeyi seninle yaşadım.
Sen bir kadındın;
Ama ben seni bir kadın gibi sevmedim.
Ben seni...
Bir yangın gibi izledim.
Yakarken bile güzel kalabilen bir felaket gibi.
Bugün seni hâlâ unutmadim.
Çünkü unutmak için önce
Hiçbir sey yaşanmamış olması gerekiyordu.
Ama sen bende öyle çok seysin ki...
Hiç olmadan bile kalmaya devam ediyorsun.
Ve işin en kötüsü ne biliyor musun?
Ben seni sevişirken değil, Gitmisken daha çok seviyorum.
"SUSARAK SEVISTiK"
Hiç yaşanmamış bir gecenin sabahinda, Bir kadının yokluğuyla iç içe geçmis,
Ve o yoklukta defalarca kendini bulmuş bir adamın yakarışı bu.
Ne ten değdi, Ne dudak konuştu ...
Ama her şey oldu.
Çünkü bazen en çok, Susarak sevişilir.
Hüseyin Erdinç
Kayıt Tarihi : 3.8.2025 13:57:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!