Ey kadın anam, kadın bacım, genç kızım
Seni kandırmaya çocukluğunda başladılar.
Erkek üstündür dediler
Sünneti düğün edip seni gizlediler.
Kimi yerde okula ya gönderdiler ya göndermediler.
Onüç yaşında yetmişliğe gelin verdiler.
Sevdiceğine vardın diye seni kurban ettiler.
Adına töre, namus dediler.
Baba evinde yokluktu gördüğün,
Koca evinde ekmek yerine dayaktı yediğin,
3,4,5,10 çocuk doğurdun,
Kimi zaman doğururken sen öldün,
Kimi zaman çocuğun.
Beceriksizdin, niye olmadı erkek çocuğun?
Ağladın, inledin fırtınada titreyen yaprak gibiydin,
Yine de kocam dedin koynuna girdin.
Namus belasına boyun büküp, kaderimdir dedin.
Koyun, keçi, inek sağdın,
Prangalı köle gibi çalıştın,
Yoktu üstünde yine de güllü basmadan
Acer fistanın, şalvarın.
Çocuğunu kaybettin,
Yaşayamadan acını, merdiven temizledin, cam sildin.
“Kocam hasta, dört çocuk daha var” dedin.
Ufacıktın daha oyun çağındaydın,
Çocuktun, ne bilirdin kadınlığı,
sevmeyi, sevilmeyi, öpmeyi öpülmeyi,
Yok etiler hayallerini,
Et pazarındaydın artık,
Satacaklardı seni.
Kara peçelere bürüdüler,
Namusun dediler,
Allah’ın emri “budur” dediler,
İnsanı dinden imandan ettiler.
Cennet anaların ayağı altındaydı,
Sözde kadınsız olmazdı,
Allandı, pullandı,
Kenara ittiler amma velakin, gelince sırası.
Ey kadın anam, kadın bacım, genç kızım!
Ömrün geçti acılarla, yalandan gülmelerle,
Rabb’in yarattığı bir kulsun.
Daha ne beklersin?
Yaradan kutsamışken seni,
Niye ezdirirsin ki kendini?
Bunun adına kader deme!
Kalk artık, uyan gel artık kendine.
Yapacak çok işin var daha senin,
Kendin için, ülken için, Allah için.
Söyle bana daha neyi beklersin?
18.08.2006 / Antalya
Özlenen Deniz İnançKayıt Tarihi : 1.6.2010 23:25:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!