Ne kaldı geriye ustam?
Ben bir garip çırak...
Diyardan diyara savuruyor,
Dert yelleri.
Aramadım değil, aradım;
Köşebucak umuda rastlamayı,
Ya ben köreldim,
Ya da sen sildin terini ustam.
&
Yapı, yerinde duramaz.
Böyle bahşetmiş yaradan.
Lakin Bayezid değilim ki,
Yıldırım olayım.
Her ışıltıyı benlik ışığımdan,
Çok umursadığımdan,
Varsın olsun kaleminde,
Umursamaz olayım.
Gözümdeki karanlığı,
Bir sen yazarsın,
Birde Atîd yazar ustam.
&
Akrabalar Samet çok yangılı der,
Yangılı bizim yörede,
Büyük ile küçüğü sayıp sevene denir.
Bilmeyen Muhayyel çok yargılı der,
Yargıyı bu dile sevgi pırıltısı koyar.
Ben saki değilim ustam,
Bıraktım tüm sarhoşları,
Yıkıldığı yere gitsinler.
Ama ben senin,
Kurşun kalem, atölyenin tozuyum ustam,
Yaşayabilmeye çalışma tarzım,
Teşbihime kurbandır.
&
Ne olmuş,
Biraz saç ağartıp, bel büktüysek?
Değmez miydi sevmemeye?
Ne olmuş,
Gençlikte bu sevdaya düştüysek,
Yanlış mıydı,
Doğru öğretilen yanlışı gördüysek?
Ya da suç muydu şiirlerime,
Biraz yaşayıp bolca güldüysek?
Kalp kanaması,
Gerçek anlamda olsaydı,
Çoktan köyünümün yukarısına,
Gömülmüştüm ustam.
&
Muhayyelim yolcudur geceden,
Yolculuk mesken edindiği gurbete,
Riyakarlık yok bizim dekorsuz sahnede,
İlim öğrenmeye çok iskemlede oturduk ustam.
Kayıt Tarihi : 14.11.2025 00:26:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!