Yolculukları kısaldı şimdi
parçalarıyla buluşamayan ırmakların
Kurumuş ağızları aralık,
topraklar feryatta…
Gök-yeryüzü sus-pus
Doğa bir ninni, kirpikler yorgun
bedenler halsiz
Eskimeyen, yaşlanmayan bir keder,
sofralarda tuz.
Melâl geceler kustu kusacak
baş dönmesinden
Tanıdık coğrafyalar eskisinden de heder
Metanet örülü duvarlar çatlamakta
Solukların dostu, şu an hüzünler
İlgisiz kalınmış ödevler
ve ayaklar
bozuk yollarda nasırlaşan...
Sorumluluklar kayıp, gözbebeklerinin maması ziynet
Fısıltısı kesik, şimdi iç’lerin
Ne de erken kapandı
parantezi güzelliklerin
aşkı mağlup eden zafer sarhoşu şehvetler
Ve, salyaları akan kurtlara
kaval çalmakta
saç tellerinin unuttuğu parmaklar.
Temizlenmemiş çirkeflik, yürek eşiklerinde
Koklanmamış bir fesleğenin canı yanıyor
Boğazı sıkılıyor şimdilerde, bir mülteciye ait hayallerin
Ve yok yere ışığı çalınıyor
bir çakıl taşıyla, karıncaların…
Koca-ya-man dünya yetmez oldu kimseye
minicik dünyalarda, savaşlar oynanmakta…
Haziran 2006
Bişar UlutaşKayıt Tarihi : 15.6.2006 21:20:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

ayrıca kafiye kalıbına sokmuşsunuz şiiri ve bazı yerlerde anlatmak istediğiniz yerlerin ahengini bozmuş kafiyenin ahengi
ve ayaklar
bozuk yollarda nasırlaşan...
Üstadım bu bir şaheser... Değerini ölçmek için kelimeler kifayetsiz kalır... Harikulade... Başarılar.
Koklanmamış bir fesleğenin canı yanıyor
Başarı dileklerimle...
İlgisiz kalınmış ödevler
ve ayaklar
bozuk yollarda nasırlaşan...
gerçektende Harika. tebrikkler
TÜM YORUMLAR (4)