Belki bir gün bir yerde derken
Anımsadım birden,
sahi nasıl tanışmıştık sizinle?
Bir gece ansızın çıkageldiniz
Sanki gökyüzünden süzülerek inen
Bir beyaz güvercin gibi
Ve ardı sıra yediveren misali
Sevgi tomurcukları açıverdi kalbimizde…
Belki çok aç, belki çok muhtaç
Yaralıydı kalbimiz, benliğimiz.
Yaşam denen olgunun açtığı derin izler
Diyorduk birbirimize, elbet hiç silinmez…
Ege den Akdeniz e uzanan bir sevgi seli
Sanki bir duygu yoğunlaşmasıydı bizimkisi.
Adını koyamadık belki, bu bilinmez özlemin
Bilinmezliğin ötesinde kalmış bu coşkunun,
İçimi sarıveren bu garip titreşimler
Yumak yumak, halka halka, dalga dalga
Yayılıveriyor yüreğimin derinliğine.
Ve sanki acı bir kahvenin telvesinde gizli
Bir sihirli yolculuğa çıkarcasına.
Umudun tükenişi değil elbet
Bozkırda biten sevgi çimenlerinin
Yeşerip ansızın bitivermesi gibi.
Bir nihavent saz semaisinde udumun teli
Nazım’ın dizelerinde titreyen sesim
Sonrasında Napoliten serenadım
Bir kırmızı gül oluverdiler
Sevgi kuşunun kanadında,
Zeytin dalından bir taç durur öylece,
Size doğru uçuşuverdiler birlikte
Sonbaharın özlem fısıltılarıyla dopdolu
Bir Akdeniz gecesinde.
O. Selçuk YILMAZ
06 Ekim 2006
İzmir,
Kayıt Tarihi : 12.10.2006 11:34:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!