Sanki el sallıyor ağacın kolu
Senden sonra gelir kar ile dolu
Garip mezarından geçerken yolu
Rüzgar korkusundan ıslık çalardı....
Ezelden ebede sürer bu dava
Analar karıydı,babalar herif
İma etsen bile,anlardı arif
Kırk kere anlatsan,bir şeyi tarif
Dilin değişirse, İZAH değişir...!
Ayrı dille millet,kampa bölünür
Malazgirt’te kapı açtık
Nice şahlık, beylik yıktık
Gayri dünya geliyor dar
Egemenlik ruhumda var!
Alınamaz yerler aldık
Bu derdi çekemem, yükü ağırdır
Çektiğim çiledir, zulüm, kahırdır
Ne duyar, ne görür, kördür, sağıdır
Derdimi dağlara,döker ağlarım…
Kavuşmak hayaldir, seninle bana
Yemeğin yarımdır, uykuyu böler
Beşiği sallarsın, höllüğü eler
Benimle ağlarsın, benimle güler
Efkarı gönlümden, ATARSIN ANAM
Canından canını, vermişsin bana
Kancıklar kıymışlar,Türk’ün erine
Diktik tahtaları,şimdi kabrine
Tahtayı severim,onun yerine
Kuru tahtaları,ÖPMEK kolay mı?
Şehit olanlarmış,yakın Allah’a
Soğuktan donuyor,nerede sıcak
Kamışla,tezekle,tütmüyor ocak
Yinede herkese,açıyor kucak
Köylü Milletimin Efendisidir!
Sefaletle yaşar,asırlar boyu
Dişi kuşmuş,yuva yapan
Kurulmuştur, böyle kapan
Kıyamettir, işte kopan
Öldürürüz kadınları....!
Kadın bacı, kadın ana
Anlatmak gerekse, size Tokat'ı
Yurdumun ışığı,güneşten beter
Bırak gardaş bırak, lakin,fakatı
Tokat'ın üzümü,yaprağı yeter...
Onunla bağımız,bahçe sulanır
Asya’dan topladım,ben de göçümü
Tarihte komadım,asla öcümü
Denemeye kalkma, benim gücümü
Çok güçlü kolumuz,pazumuz vardır..
Biz barışla nice, çağlara erdik
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!