Eğer, karışırsan böyle bir aşka, kalemini bozarım denmişti bir keresinde...
Kendimden kendime...
Laşuur ve berceste mey, içgüdü her şey. Akla gelebilecek şey ise kokuya sarılamamak, kocaman kocaman, kalp kalp ve sembolünü bulamamak öpücüğünün...
Bir kanepe, omuz omuzda ve film fark etmez... Oynasın bir şeyler işte... Öylece durmak. İki kişi sen ve ben, bir biz ve battaniyemiz...
Farkında olmadan özledin mi?
Bir harfle sararım sımsıkı seni,
İmamın abdest suyu kadar açık, değil mi?
Yemek için neler lazım?
Gelin!
Yedirmek için neler?
Gidin!
Önce...
Çenesi düşük, ölmüşlerin.
Ölümsüzler konuşmaz, ki?
Ne gereği var dillenmeye?
Hikaye de,
Yirmibir kısa bir uzun dostum,
Koşarken bile tutarız elinden her ayın
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!