Ama beni azapkar akbabaya çeviren; ıssız
uçurumlara çeken Korkunç çıplaklığının kuyusunda
duruyorum.Dikenlitellerle Kanatan; kanattıkça yara-
larıkabuğundan sıyıran çıplaklığının kuyusunda durup
cerahatli yaraların koleksiyonunu yapıyorum.aşkın
tarikatında platonik takılıp cinselliğinin ürkünç
uçurumunda dervişane bir şekilde parçalanıorum; yani,içinde
kartalların kaynaştığı, akbabanın içinde volta attığı;
sarp kayalıklarla dolu uçurumun kıyısında…ne vakit
dokunsam o lanet çıplaklığına, dikenliTellerle kanar
yaram hala…ve peltepelte kançiçekleri büyütürüm
tohumlanmış şehvetinin ıssızlığında..beni kendine
çeken yerçekiminin manyetik alanında; göz
bebeğinin kayalığına şiddetlice çarpınca;
Yüreğim Paramparça kalıyor anla! paramparça yüreğimle
Daha ne kadar uçurumlu dehlizine ineceğim
kederin…daha ne kadar Hüznün Sarnıçlarında
taşlaşmış heykellere Döneceğim ha? bu yılanların ve akreplerin çiftleştiği
Kuyularda zehirkusan akreplerle daha ne kadar
azabın kuyusunda Zehirleneceğim ha? ? evet bu
girdiğim intihar komasında bilek Damarlarımı
neşterlerle doğrarken damarlarımdan akan
çağlayanlarda boğmalıyım seni sevgilim! ve
artık kadavramız bulunmalı otopsi masasında!
ve ne vakit dokunsam neşterle kadavrana Dikenlitellerle kanar yaram hala..
Kayıt Tarihi : 8.10.2013 22:25:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!