bir meyhane gecesiydi her gece olduğu gibi
her gece dört beş kişi, aynı yerde aynı masada
off ulan diye başlardık her seferinde, sonra!
bir darağacı kurup ortaya, asardık bir birimizi
her birimiz tek tek anlatırken derdini
seni özledim!
aylardır yağmu görmemiş toprak gibi
sana susadım, sensizlikten çatladım
sensiz o kadar verimsizim ki, yokum!
seni unutmamak, bir zerreni bile!
YAĞMUR İÇEN KIZ
Baldırı çıplak bir akşamüstüydü
Kime selam verdiysem yüzüme küstüydü.
Yalnızlığa susmuştum, yağmura üşümüştüm..
Belli belirsiz ve hiçbir makamsız,
Yavaş yavaş gidişin, ardına bakmadan
Sensizliğimle baş başa bırakman ve yalnızlığım
Ve aşkımın bir anda sönüp bitmesini
Gözlerini ve gözlerimin çaresizliğini, düşünüpte ağlamam
Silmeden gözlerimi beni unutman
ÖZÜR DİLERİM
Her şey için özür dilerim
Senden habersiz seni izlediğim için
Senden izinsiz seni hayal ettiğim için
Kendimi tutamayıp seni herkeze anlattığım için
ÖZÜR DİLERİM
düşünebilen, idrak edebilen, iyiden kötüyü ayırabilen tek canlıdır insan oğlu. Kimileri kendine yol olarak seçer karanlığı ve kaybolup gider karanlığın için de, kimileri de eline mum alıp aydınlatmaya çalışır etrafını, elinde ki mumla başka mum tutacak insanlar ararlar, sadece çevreyi değil dünyayı aydınlatabilmek için, kimileri de o aydınlığa hiç bir katkısı olmadan mumsuz faydalanır o aydınlığın için de, hiç istemezler mum tutup aydınlatmayı, ama bu aydınlığı ben yarattım edasıyla dolanırlar dünya da. onlar riyakardır, fesattır, nifaktır onlar aydınlığa. aydınlığından nasiplendikleri mumun ışığına ihanet eder onlar, kendileri ışık saçmadığı halde, ışık saçanları aşağılarlar, karanlığın bekçilerine hizmet ederler sinsice. aslında karanlığı var edenler onlardır. aydınlığı öğretecekleri yerde karanlığa saplarlar karanlıkta kaybolmuş olanları. bin mum sahibini de lekeler o mumsuz aydın! ve kurunun yanında yanar yeşil aydınlıklar.
Kar gibi teninde donarken ben
Sen! benim doğukluğumda yanacaksın
Gülen dudaklarında ağlarken ben
Sen! ağlayan gözlerime bakıp güleceksin
Ben seni gördükçe ölmek isterken
eskiden buse çiçekleri açardı suratım da, en güzeli de dudaklarım da açardı! bakışımı sevdiğini söylerdin; gülerdim, gülüşümü de severdin.....
artık kalmadı hiç biri, senin ardından bakışım da gülüşüm de gitti, o gün mıh gibi aklımda şimdi...
kendi ellerimle götürmüştüm seni, daha önce de gidişlerin olmuştu, ne bakışlarımı ne de gülüşlerimi almıştın yanına, yanına ufak bir çanta alıp veda etmeden giderdin, çok geçmeden geri; dönerdin. o gün veda etmiştin!
dün seni düşündüm!
hayal ettim seni, seni görmeden!
seni hissettim, seni kokladım
Söz verdim kendime, seni yeneceğim
Boşuna uğraşma, yolundan gitmeyceğim
Söz verdim kendime, seni yeneceğim
Seni sen ile alt edeceğim
Söz verdim kendime, seni öldüreceğim
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!