Tuna Kanaş Şiirleri - Şair Tuna Kanaş

Tuna Kanaş

Şimdi doğmadan gamzende ölür taylar,dünden eski bir yârın düşer yüz çizgilerindeki takvimlere,
yazılmadan yakılır saçlarında şiirler külleri düşer avucuma...
Şimdi alır seni benden ceberütsüz dağlar,ışıksız köylerin soğukluğu aramızda boyverir,söylemeden unutulacak türküler,
gözlerin düşerken düşlerimden,
Kokun siner ıhlamur kokulu ovalara,gittiğin yer memleketim olur,
Geçer mısralarımın kaviminin kadim acısı,şimdi adın geçer koynumda uyuttuğum şiirlerin içinden...

Devamını Oku
Tuna Kanaş

Sessizlik... Sadece sessizlik var onca yaşanan yürek acısı,vahşetler karşısında boyun eğmeyi seçmişiz. Ayağa kalkmayı aklımızdan geçirmiyoruz. Gittiğimiz ve kaldığımız bütün düşleri yaşanan umutsuzluklar karşısında kaybediyoruz. Bütün çocuklu düşlerden özür diliyoruz yüzsüzlüğümüzle...
Ütopyamızı kaybettik. Gerçekliğimiz çirkin, varlığımız ucube artık. Sevgimiz tükenmiş...
Yaşananlara nefretimizi her zamankinden daha katı,tükeniyoruz...
Tükenmek ki;bir ağacın gövdesinde yaprağa koşan suyu hissedememizdir...
Parmaklarımızın arasında kuru bir tohumun ezildikçe ezilmesidir. Uyurken dislerimizi sıkmaktır. Sevdiklerimize duyduğumuz sevgiden sitemkâr olmaktır. Öfkeden şikayetçi olmak ama nefretten memnuniyet duymamızdır...
Bizi tüketen ne varsa onlara sarılmak ve sarsılmaktır. İnsan tükendi,zaman tükendi,biz tükendik sonunda...

Devamını Oku
Tuna Kanaş

Lanetlenmiş bir kavimden kalan acıya benziyordu gözlerin...
Ne zaman bakışlarına takılsam helâk oluyordum.
Hırpalanmış elinden salçalı tandır ekmeği alınmış bir çocuktan kalan hüzne benziyordu yüzün...
Ne zaman o halini görsem yüreğim paramparca olurdu.
Yazılmadan buruşturulup atılan bir şiire benziyordu suskunluğun,
Ne zaman mısralarını okumaya yeltensem sağır oluyordu kulaklarım...

Devamını Oku
Tuna Kanaş

Sana acıların hüküm sürdüğü bir şehirden yazıyorum. Yaşları gizleyebilmek için yağmuru bekleyen ağlayışlar vardı, bir de yokluğunu aratmamak için mevsimsel üşümeler,
yanlış kalplerde ikamet eden duygular iğne atsan
yere düşmez yalnızlıkları saklıyordu içinde hiçbir sır gizlemiyordu,beni sorarsan parçalanmış bakışların ve dilsiz hikayelerin usanmışlığına sebep olan bu fahişe ruhlu şehre bir fatihayı bile çok görüyorum,en içten dileklerle küfürler savuruyorum bin parça kendisi olurken bir parçası başkası olamayan insan türünün yüzüne tükürerek iz bırakıyorum...

Devamını Oku