BİTMEYEN ÖZLEM
Düşerken kalbime özlem çığ gibi
Sarar dört yanımı amansız hüzün
Ne gecem bellidir ne de gündüzüm
Yokluğuna sürgün biçare gönlüm
Grup eşsiz rengini senden alırdı
Gün batımının hayal yüklü akşamlarında
Nisan yağmurları
Sevinç gözyaşları olur ruhuma akardı
Sabahın bir vakti çalsan kapımı
Günaydın meleğim ben geldim desen
Aşkınla doldursan gönül tasımı
Dünya durur o an bir çıkagelsen
Elinde bir demet kır çiçeğiyle
Kim demiş duygular da eskir diye
Yıkılmaya yüz tutmuş bir evin eskimişliği gibi
Kim demiş anılar da unutulur bir bir
İnsanoğlu vefasızdır diye..
Oysa iç içe yaşamasan da
Vuruldum ben onun o alımına
Bülbülleri susturan şakıyışına
Destanlar yazdıran Dadaşlığına
Kurulmuş zirveye ulaşamam ki
Hülyalı bakan o gözlerine
Çocuklar…Çocuklarımız…
Onlar bizim çocuklarımız olarak mı
Kalacak yalnızca…
Bu denli dar çerçeveden bakmıyorum
Biliyorum;
Bu akşam baş başa kutlayacağız
Ve de kutsayacağız bu özel günümüzü
Şiir im Aşkım...
Birbirimizin gözlerinden okuyacağız
NAZIM’DAN...
Annelerin ninnilerinden
Spikerin okuduğu habere
kadar,
yürekte, kitapta ve sokakta
Ah o yazlık bahçe sinemaları.
Pikapta dönen kırkbeşlikler.
Satıcı çocuğun: firigo- gazoz
diyen sesi.
Yıldızların bulgur gibi kaynadığı
masmavi gökyüzü.



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!