Tülin Özgen Şiirleri - Şair Tülin Özgen

0

TAKİPÇİ

Tülin Özgen

Sabahını sevdim senin
Uyku mahmurluğunu
Çapaklı gözlerini
Saflığını, temizliğini
Sevmedim uyanmışlığını

Devamını Oku
Tülin Özgen

Yine çok ağır geçeceğe benzerdi kış. Bembeyaz bir örtü kaplamıştı fındık bahçelerini..

Çocuklar, dondurucu soğuğa aldırmadan şen kahkahalarla, karlara bata çıka, üç kilometre aşağıdaki köyde bulunan, medeniyet yuvalarına ulaşmaya çalışıyorlardı. Yolun en sevdikleri kısmı ‘dik bayır’ denilen, değil yürümek, ayakta durmanın bile mümkün olmadığı bölümüydü.. Buraya geldiklerinde başlarına kardan korunmak için, pardösü niyetiyle geçirilen boş gübre çuvallarını bir hamlede altlarına alır, kızak gibi dik bayırın dibine kadar yıldırım hızıyla kayarlardı. Bayırın dibinde de, ya birbirlerine çarparak, ya da ormanın bitimindeki duvara toslayarak durabilirlerdi.

O gün yeni bir kız çocuğu katılmıştı aralarına. Yaşı ve cüssesi arkadaşlarından çok geride olan bu cılız kız, dönemin ortasında, babasının önerisi üzerine, öğretmenin yaptığı özel bir sınavla başlatılmıştı okula. Altı yaşına henüz girmişti oysa. Annesi uzunca bir süre ağlamış ve ‘onca yolu nasıl tepecek buncacık boyuyla’ diye sızlanmıştı.

Devamını Oku
Tülin Özgen

77-MASKE
Düşman kesildim aynalara,
Bu gözler benim değil
Benim değil bitap düşmüş bu yürek.
Yüzümdeki izleri
Kim çizdi, bana sormadan

Devamını Oku
Tülin Özgen

Büyük Şehirlerde kaybolduk biz
İmkansız sevdalarda aradık umudu
Çıkmaz sokakların karanlığında
El yordamıyla dokunabildik mutluluğa
Duygularımızı yitirdik
Unuttuk ağlamayı,

Devamını Oku
Tülin Özgen

Yeter uyuduğun bunca yıl boyunca
Aç kollarını isyankâr sabahlara
Onurunu çalmışlar avuçlarından
Hem de gözlerinin içine baka baka.9.8.2000

Devamını Oku
Tülin Özgen

Bekle dediler
Bekledim
Sabret dediler
Sabrettim
Emrettiler
Boyun eğdim

Devamını Oku
Tülin Özgen

Aceleyle okuldan gelmiş, çantasını yatağının üzerine fırlatıp okul önlüğünü çıkarmaya koyulmuştu. Annesinin bağırmalarını duyuyordu yan odadan. “Yine gideceksiniz değil mi? Bu işin tadını kaçırdınız artık..! Oralarda sürteceğinize, oturun da bir iki mürekkep yalayın.” Böyle derdi annesi ders çalışmalarını istediği zaman. Çok kalmayacağız demesine kalmadan annesi çatık kaşlarıyla kapıda belirmişti.

Annesini gülerken görmemişti hiç. Hep sinirli, bağıran çağıran bir kadındı. Kaşlarının ortasındaki çizginin derinliğinden de anlaşılabilirdi hayatla ne kadar kavgalı olduğu. Nasıl olsun ki diye düşündü Esma. Dört tane yaramaz çocuk başında. Sorumsuz, bir o kadar da bencil bir koca. Üstelik de karısını dövmeyi erkekliğin simgesi zannedip sapına kadar erkek olmaya kararlı bir koca. “Sebep olanların gözü çıksın” derdi annesi. “Daha on yedi yaşındaydım.Babanın akrabaları girdi kanıma. Bir de babanın o sevgi dolu mektupları. Yoksa ne işim vardı üç çocuklu dul bir adamla.Mutluluktan gözüm kimseyi görmüyordu, ta ki evlendiğimizin haftasında yediğim hoş geldin dayağına dek” derdi.
Nasıl katlanılırdı ki, nasıl dayanılırdı. Taş olsa bile çatlardı. “Anne, babamı seviyor musun diye sormuştu Esma bir gün. “Ondan başka benim kimim var ki” demişti. Dayaklardan usanıp da babasının evine kaçtığında, dedem birkaç gün beklemiş; bakmış ki babamın gidip de annemi alacağı yok. “Kocandır, sevse de, dövse de yerin onun yanı” diyerek yol vermişti anneme. O günden sonra anlamıştı annem, babamı sevmeye mecbur olduğunu.

Annesinin yalvaran ses tonuyla kendine geldi Esma. “ Bakın hava da yağmurlu, bir gün o kayalıklardan düşüp parçalanacaksınız. Bir tutam ot için kayalıklarda gezinen buzağılar gibi olacak sonunuz, Leşinizi bulacaklar kumsalda.” Esma çoktan hazırlanmış ve annesinin yanından hızla geçerken; “Merak etme Anne, bir şeycik olmaz. Kayalıklardan aşağıya doğru ince bir patika var. Dikkatli iniyoruz.” Diyerek kapıyı çarpıp çıktı. Annesinin bağrışmaya dönen sesinden biran önce kurtulmak istercesine, evlerinin biraz aşağısındaki uçurumun tepesine doğru koşmaya başladı.

Devamını Oku
Tülin Özgen

Kurma saati yarına sakın
Yarın çok geç olabilir
Bir çok şey için
Olacaksa şimdi hemen olmalı
Akmalı, çoğalmalı, paylaşmalı
Bizim dışımızdaki her şey

Devamını Oku
Tülin Özgen

İnsanlar mutsuz
Kalmamış kimsenin
Kimseye tahammülü
Canından bezmiş herkes
Herkes yaşam sürgünü

Devamını Oku