238.
Bütün yorulmamışlıklarını birden bire ve bir kerede yoruluverir insan. Aniden. Bakkala gidip gelirken mesela. İki ekmek, bir yoğurt ve bir kısa parlıament alıp dönecektir alt tarafı. Alır da. Sonrası geçmeyecek bir yorgunluk işte. Bütün ölememişliklerini tek seferde öleceği gibi, bütün ağlayamadıklarını tek seferde ağladığı gibi, bütün sahip olduklarını tek seferde yitireceği gibi. Yorulmaz insan bazen. Yorulmaz, yorulmaz, yorulmaz. Sonra birden bire yoruluverir. Ekseriyetle bakkala giderken. İki ekmek, bir yoğurt...
Her gün bu kadar güzel mi bu deniz?
Böyle mi görünür gökyüzü her zaman?
Her zaman güzel mi bu kadar,
Bu eşya, bu pencere?
Değil,
Vallahi değil;
Devamını Oku
Böyle mi görünür gökyüzü her zaman?
Her zaman güzel mi bu kadar,
Bu eşya, bu pencere?
Değil,
Vallahi değil;