Taşlı Tarla, Karasaban, Rıza

I

Koşmuşuz kendimizi karasabana
Seğirtip dururuz taşlı tarlada
Tarla çorak, tarla taşlı
Tarla yamaçta, bayır aşağı
Ha babam de babam
Bir aşağı bir yukarı

Neredeyse yarıladık az daha sık dişi
Yarıyı geçtinmi bitti say işi
Ha babam de babam
Attıkmı tohumu, ektikmi ekini
Yağmurlar yağar, sonra karlar
Düşünüp durma kışı, sonrası bahar
Ha babam de babam
Öff daha bitmesine çok var!

Taşlı tarla, çorak tarla
Sür sür bitmez tarla.
Tarla dediğin de bir avuç toprak
Dağın başında, dereye çok uzak.
Daha kovayla su taşınacak!
Ha babam de babam
Seneye ürün verirse
Öbür seneye hanede çorba kaynayacak

Bire kaç verir bilmem, atacağız tohumu
Belki beş, belki yedi belli olur mu?
Ya vermezse! Vermezse vermez…
Tohum bu, tarlanın suçu mu?
Ha babam de babam

Ne o takıldık kaldık, yüklen karasabana.
Ha gayret, biraz daha!
Dedik ya tarla taşlı, hem yaşlı başlı
Kalmış ortasında bir azı dişi
Söktükmüydü biter gayrı.
Diş de diş hani, kökü içerde
Dönüp gelsek de takarız yine namerde
Vazgeçmek yok! Haydi bir daha dene!

Eh be Süleyman Dayı
Öp beni Süleyman Dayı
Ha babam de babam
Ne taş çıkar derinden
Ne saban kırılır orta yerinden
Ha babam de babam

Ha babam de babam
Taş kıpırdamaz yerinde ağır
Saban kırılmaz inatla kanırır
Tarlanın umurunda değil sanki sağır
Çorak tarla, taşlı tarla terimizle sulanır
Ha babam de babam
Biter mi bu kahır?

24.06.2005