Evet, yine okuldayım ve yine uykusuzum. Gözlerimde bir ağırlık,
kalbim yorgun…
Düşündüm, uykum çalınmıştı benden, huysuzdum.
İnsanların kaygı ve telaşını izledim;
utanca karşı sevinçlerini,
latife adındaki sefil zihniyeti izledim.
"Ölüm, uzaklarda böylesine ışıldarken,
insan nasıl korku ve endişeye kapılır?"
Bunu izledim.
İnsan nasıl bu armağana minnet duymaz?
Nasıl olur da hürmet etmez?
Onu tanıdığı her bir gün için ayrı bir ayin kurmaz,
bayramlar vermez, onu misafir etmez?
Onu dolu dolu yaşamaz?
Onun yüceliği yaşam üzerine gölge olmuşken,
insan bu ferahlığın, bu esenliğin tadına neden varamaz?
Onuru ve haysiyeti olmalı insanın…
Ölmeyeceğini mi sanıyor?
Mağrur olmadan gülümsemeli ona.
Kendini ölüme layık etmeli,
onu kazanmalı ve hak etmeli.
İnsanoğlundan biraz öte, İnsan olmalı.
Kayıt Tarihi : 5.10.2025 14:56:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
İnsanların sınav kaygısı gibi şeylere neden bu kadar kafa yorduğu veya bu kadar alaycı bir şekilde yaşarken nasıl olur da bu kadar basit bir şeyden etkilenirler onu anlayamıyorum...Birbirlerini kalplerini kırmaktan hiç çekinmezler ama konu bir kağıt üzerindeki bir mürekkebin çektiği sıfırlar olduğunda hemen telaşa kapılırlar...Enteresan kafalar....
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!