Şafak tanrıçasının,
Ufka nağmeler fısıldadığı vakitti.
Yolların
dur durak bilmez
cenderesinde
yorgun argın
küllerinin yittiği vakitti.
Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Devamını Oku
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Şafak tanrıçasının,
Ufka nağmeler fısıldadığı vakitti.
Yolların
dur durak bilmez
cenderesinde
yorgun argın
küllerinin yittiği vakitti.
Her şeyin ama her şeyin
görünmeyenden öte
tozdan gerçeklere bezendiği vakitti.
Hiçbir şey göründüğü gibi değildi!
Bazen öyle bir duygu seli içinde boğuluriki.Bir ad veremeyiz.Tanımlayamayız.
Kısacık ama özünde sevda kokan gerçekten çok güzel bir şiirdi.Kutluyorum
Saygılar
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta