Kızma bana ey gönlü güzel yâr
Olması gereken bu idi
Yüzüne bakamam gayrı, etmişim ar
Ah edip bedbaht etme beni yâr
Kelâmım kifâyetsiz ettiklerim karşısında
Neylersin ey fani ayrılık kat-i
Hasretim yâr'a, sevgim bakî
Susadım doldur kâseyi ey saki
Sulanır toprağım, gönül bahçem belki
Sıyrıldım ben benden kaldım berî
Oturup düşünme kara kara
Himmeti yaradanda ara
Kifâyetsizdir bulunmaz ihtira
O dem bin söze bedeldir bir yara
Yürüdüm olmadı durdum olmadı
Gözüm kara, topraktır tenim
Düşmanıma dert, dosta güvenim
Zalime karşı hakkın bir eriyim
Ben Anadoluyum
Mazlumların son ocağıyım
Gündüz güler gece ağlar
Yüzüne baksan için ağlar
Seher vakti olur tan ağlar
Gören olur, bilen olmaz.
Sorsalar alime lâl olur
İnce keman sesi kulaklarımda
Bıraktım nice derdi ardımda
Deli bir kan var damarlarımda
Bitmez gecenin tam karanlığında
Yollar uzun ve sanki çileli
Tozlandın diye korkma ey gönül
Bırakta insanlar okusun seni
Anlamazlar diye korkma ey gönül
Elbet anlayan bulur seni
İhtişamlı şeyler vaat etmedin
Gitme...
Ey bu dünya hanının yolcusu
Yollar çetin atmışlar pusu
Dertler sıra dağ, kucak dolusu
Dostunu yanına almadan gitme...
Düşüyor insan hayat amansızca akarken
Kazandığını sanıp bir seraba dalarken
Her seferinde doğrulmak insanı yorarken
Tek başına kalıyor insan
Bir yukarı bir aşağı çık ve in
Ön yargıyı bırak son yargıya bak
Farklılıkları hoş gör birde burdan bak
Şu dünyada herkese verilmiş bir hak
Mesele nihayetinde insan olmak
Kimi zengin kimi fakir yaratılmış
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!