Bir günün hikayesiydi benim hikayem.
Hapsettiğim duygularım kırdı zincirlerini.
Mışıl mışıl uyuyan yüreğim uyanıp coşuverdi,
Bir günde dört mevsim geçiverdi.
Güneş benim için doğdu,
Kuşlar benim için öttü.
Elimde olsaydı nemi yapadım?
Şöyle minik bir çakıyla
Çizip kalbini içine bakardım
Bana ait olanları alıp,hassas bir terazide tartıp,
Sonra kibarca dikiş atıp,
Ya seni yollar yada kollarına atlardım.
Güzel'e
Dudakların bal gibi
Dilinse zehir senin.
Gözlerin deniz gibi,
Bakışların mermi senin.
İstanbul sen güzelsin
Ben senden de güzelim.
İstanbul sen yorgunsun,
Ben senden de yorgun.
Sen bir zamanlar yemyeşildin,
Ben hala renkler içindeyim.
Dillerde sevgiler,ellerde sevgiler.
Ceplerde sevgiler,kalplerde sevgiler.
Öldüren sevgiler, güldüren sevgiler.
Çıldırtan sevgiler.
Sevgiler bir babanın gözlerinde,
Bir annein kollarında,
Güz güz bakıyorsun niye öyle
Sevmem ben hiç sonbaharları
Bakma bana öyle
Akıt gözyaşlarını avuçlarıma
Hüznü hazanı
Yaz bakışlarınla gel bana
Bahar gelmeyecek sen dönmeden
Tomurcuk vermeyecek ağaçlar
Ötmeyecek kuşlar
Seni bekleyecekler
Cemre düşmeyecek ne havaya ne suya ne toprağa
Bahar gelmeyecek sen dönmeden
Yıllar sonra birgün İstiklal caddesinde karşılaşacağız seninle.
Tanıyamayacaksın beni.
Ama eskilerden birşeyler hatırlatacak sana gözlerim.
Dönüp arkana bir daha bakacaksın.
Evet evet çok tanıdık gelecek gözlerim
Hatırlayamayacaksın.
Seni sensiz kalınca bir başka severim
Bir hüzün çöker yorgun kalbime,
Seni isterim,seni özlerim.
Sana benzer tüm erkekler,
Seni çalar şarkılar,
Tüm çiçeklerde senin kokun var.
Nereye bir tanem,
Emir büyük yerden olsada, kahrolmamak eldemi,
Eldemi yıkılmamak, kahretmemek.
Nereye bir tanem nereye,
En zoruda bir daha dönmeyeceğini bilmek.
Yarım kalmış şişede parfümün,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!