Tabut gel al beni artık
Annem bindi gitti
Babam bindi gitti
Halam bindi gitti
Söndü güneş
Söndü dünya
Artık teselli etmez beni yeni bahar ve yeni yapraklar..
Durdurak bilmiyorsun tabut
Tabut gel al beni artık
Dostlarım hep gitti
Tabut gelse beni alsa diyorum şimdi
Teselli etmesin beni yeni bahar ve yeni yapraklar..
Bu yapraklar ağaç dalında ki askerler miydi
Şimdi sipere yatmış askerler mi şu mezarlar..
Teselli etmez beni yeni bahar ve yeni yapraklar..
Tabut gel al beni artık
Tabutta benim saltanatım
Tabut dört kollu koşu atım
Taşıyanlar bilmese kıymetimi
Melekler bilir
Tabut gel al beni artık
Hüzün dağları bırakıyor ardında ey tabut atların hep
Teselli etmez beni yeni bahar ve yeni yapraklar..
Yaprak döken bir ağacın sevindiğini hiç görmedim
Yaprak döken ağaç gibi şimdi köyüm de hüzünlü
Tabut gel al beni artık
Yaş altmış beş oldu
Tabut gel al beni artık
Teselli etmesin beni tabutun yalancı kucağı...
Yıktı ve söndürdü altmış yılda bak kaç ocağı
Teselli etme beni ölümün gül bahçesi artık
Alacak mı bir dostumu tabut
Yerde söner yeşilin rengi
Teselli etmez beni yeni bahar ve yeni yapraklar..
Adresini kaybetmiş kalem gibisin
Bir derin ve sinsi kutudan başka nesin diye düşündüm
Belki canavarsın doymayan
Bir tirensin belki trenin penceresinden el sallayan yok
Kurudu dal soldu sevincin rengi
Ben bayrak açacağım o trende dostlar
Sizler de göreceksiniz sevincimi
Hele gül vatan için ölürsem
Edepsiz karanlığına katlanamıyorum dostları kaybetmenin artık
Teselli etmez beni yeni bahar ve yeni yapraklar..
Tabut dostlarımdan uzak dur
Düşeyim toprağa ağaç çekirdeği gibi
Yaptığını beğeniyor musun tabut
Kayıt Tarihi : 10.10.2013 05:28:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (2)