Ateşten gözlerindi, beni içine alan.
Yandım senin hasretinde durmadan,
Küle döndüm yavaşça, korkmadan,
Savruldum özleminle tüm ağaçlardan.
Rüzgârda dağıldım, adını anarken,
Bir hayat düşün;
Ağlamayacağım,
Üzülmeyeceğin,
Kırılmayacağın,
Vee..
Tekrar istemeyeceğin.
Hiç kimse dokunamaz kalbime böyle,
Senin adın çarpıyor her bir hücreme.
Ne zaman gülsen, güneş doğar içime,
Aşkınla yanıyor kalbim her gece.
Sokaklar bile seni soruyor bana,
Gözlerim kapanıyor
Yorulmaktan, yorgunluktan,
Uyumaktan, uykusuzluktan
Hayır hayır!
Gözlerim kapanıyor
Ölüm yaklaşıyor.
Yüzünde yılların çizgisi,
Gülüyor mu, üzülüyor mu?
Çözemediğim bir duygu...
Anladım, gözlerine bakınca,
Hüznün adıydı bu.
Sonra düşündüm:"Niye?"
Senden gideceğim dediğimde
Ben bile inanmadım kendime.
Yıllar sonra bakınca geçmişe,
Daha da büyümüşsün içimde.
Bile bile gittim senden
Lanetler, küfürler savurttun yine,
Seninle geçen her günüme.
Silmeye vakit bulamadan gözyaşımı,
Akıttım içime bütün hüsranlarımı.
Sustum, sustukça büyüdü yalnızlığımın çığlığı,
Lise anılarımın ilkbaharısın sen.
Saçların rüzgarla savrulan bir yaprak gibi..
Gözlerinde dalar, içimi içime sığdıramazdım.
Konuşurken titrerdi kalbim, durduramazdım.
Bir masada gülüşün çaldı aklımı,
Toprak esner, uyanır güzelce,
Yeşil bir cümle düşer her çiçeğe.
Rüzgar taze, yağmur serin,
Doğa giyinir sanki gelin.
Çiçekler konuşur hafif rüzgarla,
Fallara kadar düştüm, adını aradım.
Telvede bir harf...Sen sandım, yandım.
Her fincanda umut, her tortuda hüsran,
Adını bulamadım, boş çıktı aman.
Gökyüzüne sordum, yıldızlar sessiz.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!