çatlaklarını sayıyor aynalar
ve yansımalar kırıkları.
içe yanıyor içinde ki sokağın kandilleri,
yanan mendiller içi taşlıyor.
basmıyor bağrına..
berzah ki insan, aşılmıyor,
martılar kuru ekmek derdinde
dirençli bir leke insan, çıkmıyor
perdahlanan düşleri
yıkma peşinde..
..
battıkça içe insan
su alıyor insanlık,
kirpik uçları bata çıka kıyamet.
metrekareye bin kıymıklı son
arzın merkezine kurtlar iniyor.
dumanlı göğüs, kasketi kasvet
sağı biçmiş har sol kıyım yar
çağ, ince kabuk, tırnakta zûl
çağ, alnından yüreğe yazgı,
çağ ömür durağında
vebalı buse..
..
ve sen dünya!
sen değil misin,
ağzımıza bir parça bal çalıp
koynumuz da aldanış tatları bırakan?
avuçlara artçı sarsıntılar koyup
içimize sus şehirleri kuran?
hey! sen dünya;
düşlere yıkılmayı
dudaklara mor zulümler ekmeyi,
huy edindirmen niye?...⚘
.....özlem/
şubat/yirmi bir
Özlem ÇayKayıt Tarihi : 22.2.2025 19:05:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bakma dünyanın ahvaline,
Yüreğin bahar dalları gibi çiçeklensin, sevgimle
yüreğe çiçek açtıran ince bir seda ile hoş buldum sevgili Dengi Naz, sevgilerimle şairem..
TÜM YORUMLAR (1)