Susamış çeşmenin ağıtı
Ben garip bir yolcuyum
Uçsuz bucaksız vadilerin
En ince koluyum
Ben karanlık gecelerin
En sahnesiz oyuncusuyum
En uzun günlerin dudaklarında
En yabancı yüzlerin kıvrımlarında
En nasırlı ellerin ayalarında
En mahremindeyim
En güzel kadınların
Dudaklarım susamış
Susamış toprağın
En kuru sayfalarında
Ben zamansız hikâyelerin
En esrarengiz aşkların
Gizli bekçisiyim
Oynak kadınların
Omuzlarında taşıdığı
Toprak testilerin
Koyunlarına gebeyim
Ben yüksek tepelerin
Gölgesinde oynaşan
Zirvelerin özleminde
Eğleşen hareketsiz
Bir garip yolcuyum
En kanlı ellerin
En mutlu günlerin
Nefretin, özlemin
Ve şehvetin
Ötesinde kederin
En umulmadık son durak
Bekçisiyim
Ben zamansız duyguların
Üzerine örtülen
Kirli çarşafların
Temiz yüzüyüm
Ben kutsi bakirelerin
Tapınak bekçilerinin
En esrarlı hahamların
En soğuk papazların
En sade imamların
En sefil Budistlerin
En ıssız geleneklerin
Bazen de olsa yüzünü sürdüğü
Beklenilmeyen sevgilisiyim
Yılların, ayların
Haftaların ve günlerin
Haziranın ve aralığın
Öğleden öncelerin
İkindi sonralarının
Şafak sökmeden önceki
Sessiz meltemin
Büyük çınarın
Ulu kavağın
Yaşlı söğüdün
Mağrur orkidenin
Sarı lalenin
Kırmızı gülün
Küçük karanfilin
Hepsinin çaresiz ellerindeyim
Kör kuyuların
Durgun suların
Topraklı köşelerine akmaktayım
En tatlı yaratıkların
En sefil hayvanların
En bilge insanların
En cahilliğinde bazen
Bazen nefret kusmaktayım
Yalnızım
Yalnız varlıkların
Yalnızlığında
Ben garip bir yolcuyum.
Kayıt Tarihi : 31.3.2008 14:23:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!