Hicrân-ı serdabda yanar fecrin cânına,
Mecnûn misâli sürgün olur remz-i şebnâme.
Leylâ’nın zülfüyle örter geceyi feryâd,
Gönül sırlarını saklar gizli bir yâne.
Saklı sırlar serilir sakîne-i şebâbda,
Ay hilâl gibi süzülür, hüzünle akar hâne.
Şebnemdâr seher yâdiyle titrer yapraklar,
Rûh-ı bâdınla sarar her nazlı pâkâne.
Neyin feryâdıdır ruhu mest eden dervişin,
Kahr-ı firkatle dolar serin kervân-ı cânâne.
Gecenin kahrında çözülür gizli esrâr-ı hûş,
Şebnâm-ı ümidle doğar her gam-ı fânâne.
Kayıt Tarihi : 12.6.2025 22:46:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Hikayesi:
Bu şiir ayrılığın sessiz çığlığıdır, gönlün derinliklerinde saklı kalan hicrânın fısıltısıdır. Her beyit, bir sükûtun içinden yankılanan hasret sesidir...
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!