Merdiven altı umutlarla beslenen günler
Seferden dönmüş bir gemi kadar yorgun
Dinçleşsin diye direnci
Kaç kış gecesi ayazlatılmış düşler
Ve arındırılıp serilen ellerim
Şubattan kalma bir hınçla titrer.
Lüks bir zaman restorantında
Tıka basa doymuş beklentiler
Kış uykusundan uyanır gibi dingin
Ve badem çiçeği kadar aceleci
Kendini bilmez hayallerin
Sabırsız tohumları
Cemrenin pınarı gözlerinde filizlenir.
Demem o ki bizim sevdamız
Şubata baktığımız penceredir
Yani ben derim ki
Ömründen çalındı Şubatın
Hakkı yenildi, örselendi
Sen dersin ki
Sırf bahar erken gelsin diye
Boğazlanmalıydı yatağında
Daha dolmadan günleri.
Böylesine benzemezken
Gökyüzümüz işte
İnadım kurusun
Okutalım diye bu sevileri
Çoklu sevda denklemine
Yazdırdım bizi
Kime sorsalar çözümü
Hep aynı yolu izlediler
Her seferinde
Önce yalnızlaştırdılar
Sonra böldüler yüreğimi
Bilmem kaç eşit parçaya
Nasıl böldülerse
Yılları mevsimlere
Mevsimleri aylara
Ama nedense bir türlü
Eşit dağıtamadılar günleri aylara
Nasıl eşit paylaştırılmadıysa
Sevgiler aramızda
Azı bana çoğu sana
Şubatı bana martı sana
Hani oysa
Sözüm ona
Ne güzeldi eşitlik!
Değil mi yaa...
24.02.2020
Silifke
Kayıt Tarihi : 19.1.2021 00:06:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!