Kim bilir kaçıncı gecesi yalnızlığın,
Kaç damla gözyaşı aktı mürekkebimden…
Birkaç balıkçı teknesi yanaşmıştı Kanlıca’ya
Halbuki ben orda değildim.
Martıların peşine takılmıştım, gemiler önümüzde
Üçü yarım saat arayla Eminönü’ne yanaşmıştı,
İskelede yine kestane satan o adam.
Sanırım Sirkeci treni daha istasyona varamadı.
Kaçıncı ayın hangi saatiydi?
Ama kesinlikle Pazardı.
Çünkü Kapalıçarşı gerçekten kapalıydı.
Ben bir günbatımı giyinmiştim,
Yeşil şalımla ne de yakışırdı.
Ve sen yağmurun şeffaflığına bürünmüştün,
Akıp gittin dudaklarımdan…
İstanbul’sa hala hüzünlü akıyor boğazlarımdan,
Kızkulesi yalnızlığı çağırıyor damarlarımdan…
Bugün günlerden Kasım
Ve aylar yok olmuş olmalı.
Yoksa yokluğun zamanımı harmanladı avuçlarımda
Yoksa…
Kim bilir kaçıncı gecesi yalnızlığın,
Kaç damla gözyaşı aktı mürekkebimden…
Kayıt Tarihi : 1.3.2010 01:17:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!