Riske edersin hayatı da,
emin misin başarının geleceğine?
Yoksa başarıya gitmeye mi çalışırsın?
O, duran bir şey midir,
gidip almak kolay mıdır o zaman?
Sormak kolaydır,
sorgulamaktır zor olan.
Sorguladın da başardın mı?
Başaracağını mı sandın,
yoksa ve sadece
uçurumun ucundasın — paraşütün var mı?
Birine mi güvenirsin?
“Getirecek,” dersin.
Paraşütün yoksa neden uçuruma çıktın?
Yol mu götürdü oraya?
Paraşüt ipliklerini kopardın birer birer...
Sormazlar mı adama:
“Ne haddine!”
Had nedir, bilir misin?
Hep karşı çıkarsın;
karşı çıkarak başarılabilseydi
muhalefet hep iktidarda olurdu.
Sana göre 1+1=2 de,
ee... ben 1 nedir, onu bilmem.
Neden toplarsın, onu bilmem.
Matematiği bilir misin de
1+1 iki dersin?
Önce bilmelisin:
1 her zaman 1 değildir.
Kayıt Tarihi : 22.8.2025 17:25:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Aynadan geçen yolcu, bu kez sonsuzluğa uzanan dar bir yolun üzerinde bulur kendini. Yol, onu farkında olmadan bir uçurumun kenarına sürükler. Önünde belirsizlik, ardında ise cevapsız kalan sorular vardır. Elinde bir paraşüt ipliği tutar, fakat iplikler tek tek kopmaya başlar. Her kopan iplik, bir şüpheye, bir inanca ya da bir yanlış bilgiye denk düşer. Yolcu, “1 her zaman 1 midir?” diye mırıldanır, çünkü artık matematik bile sorgulanır hale gelmiştir. Uçurumun ucunda dururken anlar ki, asıl mesele düşmek değil, düşünmektir. İşte bu şiir, o yolcunun ikinci duruşmasıdır: Sorgu II.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!