Sonsuz Hasret Şiiri - Sadık Kocabaş

Sadık Kocabaş
121

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Sonsuz Hasret


Sonsuz Hasret
Öyle bir hasret olsun ki, tenimden önce ruhumu yaksın,
Bir kor gibi düşsün tam göğsümün orta yerine.
Ne zaman ki unuttum sanırım, o vakit beni bulsun,
Sanki bu dünya, sadece onu taşımak için var edilmiş.
O hasret, sessiz bir çığlık gibi çınlasın her bir hücremde,
Ne bir ses duyulsun, ne de kimse bilsin acımı.
Olsun, bu ayrılık benim gizli yeminim olsun,
Sana ulaşmak yerine, seni özlemeyi seçen yanım.
Ne bir resim kalsın aklımda, ne de bir hatıra izi,
Sadece o boşluk, o tarifsiz yokluğun sesi kalsın.
Çünkü biliyorum, her anı hatırlamak, özlemi hafifletir,
Ben ise, bu hasreti sonsuz bir külte çevirmek istiyorum.
Bırak aksın zaman, takvimler yırtılsın, günler geçsin,
Ben, seni görme umudundan değil, seni özleme hissinden besleneyim.
Tüm yollar kapalı kalsın, gelme; çünkü gelirsen biter,
Bu büyük yangın, bu kalbimdeki kutsal ayrılık biter.
Bu hasret, beni yontsun, şekillendirsin yeniden,
Beni, sensizliğin en asil, en dürüst şairi yapsın.
Her gece göğe baktığımda, o yıldızlar değil, sensizlik parlasın,
Ben, bu yokluğa tutunan o kör aşık olayım yine.
Öyle bir özlem ki, sana duyulan sevgiden bile derin olsun,
Çünkü sevgi biter, ama gerçek hasret asla tükenmez.
O, benim içimdeki daimi fırtına, dinmeyen denizim,
Ve ben, o fırtınanın içinde huzuru bulmayı öğrendim.
Bu teslimiyet, bu sonsuz özlem benden sorulur,
Ne zaman ki kavuşma kapısı açılır, o vakit dünya durulur.
Kalemsiz Şair der ki; bu hasret benim kaderim,
Ömrümce sürsün bu yanış, bu derin ayrılık yadigârım.

Sadık Kocabaş
Kayıt Tarihi : 1.10.2025 06:34:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!