Sönmeyen Ateş Şiiri - Hayrullah Gülsün

Hayrullah Gülsün
184

ŞİİR


5

TAKİPÇİ

Sönmeyen Ateş

Gönül sarayının tahtı, sabırsız bekler Belkız’ını.
Gözler Hira Mağarası’nın ağzı gibi,
Sevgilinin gelişine dikili.
Her doğan güneşle Yusuf’un kuyudaki hali gibi,
Umutlar solmadan devam eder aşığın bekleyişi.

Maşuğun elleri, anne ülkesinin merhamet kapısı;
Gülüşü güneşlerin huzur veren şafağı,
Güzelliğini artırır üstündeki edep örtüsü,
Yürüyüşü kayıp kentlerin öyküsü.

Güller açılır toprağın şefkatli bağrında.
Özlemler uçuşur aşığın yüreğinde.
İnci tanesini arayanın görebilmesi için inciyi;
Kafidir aşığın gönlüne bakması.

Mesafeler pranga kavuşmalara.
Söylenememiş sözler, yığınla dağdır yüreklerde.
Sorulmaz son, yarım kalmış hikayelere;
Sönmeyen ateştir kor yüreklerde.

Her bülbüle nasip değil güle kavuşmak,
Umulan zamanda hasrete son vermek,
Yüzlerinin kırışması aynı çatı altında,
Son nefesini vermesi rahat bir yatakta.

Bir ney, aşkın hikayesini çalar gurbet toprağında.
Hüzün dökülür arşa yükselen neyin sesinden.
Bülbül dahi şaşkındır gökten yağan inleyişlere,
Tesbih tanesi gibi çekilen ah u zarlara.
17.02.2016

Hayrullah Gülsün
Kayıt Tarihi : 18.2.2016 20:30:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Hayrullah Gülsün