Durağan manzaraları sevmiyorum.
Bu yüzden;
Sonbahar insanıyım.Eşsiz manzaralara bakmalıyımGökyüzünü yağarken ,denizi dalgalıyken,kuşları uçarken,hatta bir ağacı yaprak dökerken seyretmeliyim.
Senkronize edilmiş bir dans eşliğinde yürümeliyim mesela.
Renklere aşık bir yüreğim.
Yeşilden kırmızıya,kırmızıdan sarıya ve kuruyup düşerken sarıdan kahveye...
Yapraklarını döken bir ağacın altında,dalgalarını vuran öfkeli bir denizin karşısında saman kağıttan yaprakları çevirerek okumalıyım.
İçinde sevgi olan ve menfaat bulunmayan bir roman.
Eski kitap kokularını arzuluyorum.
Belkide bu bedenden önce bir sahaftı ruhum kim bilebilir ki.
Duyduğum ses notalara eşlik eden gökgürültülü yağmur sesi.
Kendi sessizliğimde hissedebildiğim en güzel his.
Alacakaranlığı seviyorum.
Güneşi batarken seyrediyorum.
Karanlık çöküpte hava soğuduğunda sevgiyle ısınıyorum.
Mumlarımız var,karmaca yakıyoruz.
Her bir ateş dansının gölgesinde iki kişi görüyoruz.
Biri kalbim diğeri sevgim.
Tüm bunları yaşamalıyım diyorum ömrümce.
Çıplak ayak yağmurun tadını çıkarmalıyım.
Ve en önemlisi herkesin baktığı ufka değil,daha açıklardan ufka bakmalıyım.
Gonca Urgancı
Kayıt Tarihi : 20.11.2015 10:37:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!