Son Tren, Son Veda
Sarı sıcak bir yaz akşamıydı,
İzmir Garı’nda zaman terliyordu.
Koşuşan insanlar arasında
yalnızca ben yerimdeydim —
bir geçmişin enkazında sessizce duran.
Bu şehirde bir ömür bıraktım ben.
Babamı toprağa,
annemi ardından gözyaşına…
Ne kadar sildiysem gözlerimi,
o kadar silindi içimdeki umutlar.
Yıllar akıp gitti;
omuzlarımda taş gibi suskunluk,
kalbimde tuz gibi acı.
Sadece ölülerim değil,
dirilerim de bıraktı beni.
Bir başkası için unutan nişanlım…
Gidişiyle mezar taşı gibi oturdu yüreğime.
Aşk bile veda etmeyi öğrenmişti benden önce.
Şimdi bu istasyona son kez bakıyorum.
İzmir’in gözleri gibi
tuzlu, sıcak ve kırgın.
Trenim yaklaşmakta —
ne yana gittiği değil,
ne arkada kaldığı önemli artık.
Bir bavulda anılar,
bir cebimde mektuplar,
bir elimde vedalarla…
gidiyorum.
Geriye sadece
adı bende kalan bir şehir,
ve içinde her şeyimi kaybettiğim
bir yaz akşamı kalıyor.
Kayıt Tarihi : 16.6.2025 23:24:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!