SON GÜNLÜĞÜN SON SAYFASI
Bedenimi ılık suyla yıkarlar,
Önünüzde Musallaya koyarlar,
Ey dostlarım beni size sorarlar,
Biz razıyız diye söylermisiniz?
Hakkınızı helal edermisiniz?
Bile bile yemedim kul hakkından,
İz kovmadım hiç kimsenin ardından.
Söz verince dönmedim hiç ahdımdan.
Sesimi duyan yok ama neler söylüyorum.
Çıplak geldiğim dünyadan kefen giydim gidiyorum.
İşte geldim gidiyorum yoldayım,
Daha henüz yanı başınızdayım.
Dört kolluya bindim omuzlardayım.
Gidiyorum bir alemden aleme,
İbret alın bakın garip halime.
Fâni yurda geldim, üç karanlıktan,
Kâh bollukta yürüdüm, kâh'da darlıktan.
Benimle gelen yok cümle varlıktan.
Sanmayınki bavulum var çantam var,
Bir kefenim birde dokuz tahtam var.
Bende bir zamanlar derde dermandım,
Kendimce sultandım beydim mervandım,
Bazen havalandım şahdım şahlandım,
Ey dostlarım halim nasihatimdir
Benden size kalan neşriyatimdir.
Kanma dünya malına her şeyi fani.
Ecel ya genç gelir, Ya pirifani,
Ya haberli gelir veyahut ani,
Kalan yok dünyada, bende diriydim.
Daha dün'de içinizden biriydim.
Artık dünya benim olsa, hıh! Ne yazar?
Birkaç metre astar aldım son pazar,
Bana bu dünyadan kalan, şu çamur mezar.
Bu halim sizlere büyük bir miras.
İflâs ettim dünyalıkdan, iflâs! Hemde ne iflas!
Hakan Yaşar Erkan
27.01.2019
Kayıt Tarihi : 16.2.2020 00:20:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Şiiri ölen ve cenazesi olan birinin dilinden yazmaya çalıştım.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!