Son Gülüme Şiiri - Sadık Güler

Sadık Güler
22

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Son Gülüme

Toprak damlı bir göz odanın
Tavanında asılı iki kancadan uzanmış ipler
Ve o iplere asılı demirden sallanan bir beşik
Beşik içerisinde beyaz çiçekli oyalarla belenmiş
Cennet kokulu, sarıya yakın, kumral bir bebek
Ne gün bilirdim, ne ay, ne de yıl
Bilmem ki ben kaç yaşında Songül kaç aylık
Bildiğim tek şey var oda kardeşim

Hayal meyal hatırlarım
Nişasta ve su ile hazırlanan mamasını ılıtıp, karnını doyurduğumu
Ne yürüdüğünü gördüm
Ne de o beşikten indiğini
Bir sabah seslendi anam
Gözyaşlarını içine akıtarak
Koş oğul, git te komşudan bir sabun getir
Sabun mu?
Anla ki suya sabuna kadar işlemiş yokluk
Kör olası yoksulluk

Çıplak ayaklarımla rüzgârı yırtarcasına koştuğumu hatırlıyorum komşuya
Temiz kullanılmamış bir sabun diyebildim soluk soluğa
Kocaman açtı gözlerini birden kadın
Dedi kim, devamını getiremeden
Dedim kardeşim Songül
Boğazımdaki düğümü yırtıp atarak
Öldü diyebildim, öldü onu yıkamak için işte

Sonra, öyle uzaktan izledim, saçlarından sarkan su damlalarını
Tahta bir masanın üzerinde anamın hıçkırıklarıyla yıkanışını
Bir de kulağıma gelen, yüreğimi delen o son söz
Yazık garip, bakımsızlıktan, yokluktan gitti

Şimdi ne zaman biri bir yerde Songül dese
Bir beşik sallanır tavanda
Bir sabun köpürür masada
Yalın ayak çocukluğum gelir aklıma.

Üstadım Bedirhan GÖKÇE'ye Katkı ve Destekleri Dolayısıyla En Kalbi Saygı, Sevgi, Şükranlarımı Arz Ediyorum.

Sadık Güler
Kayıt Tarihi : 28.3.2025 13:44:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!