Sen yitik bir mayıs sabahı
etekleri kızıl gökyüzü,
benim gözlerim uykusuzluktan.
Öldüğümü sandığım sabahlarda
doğarım yeniden,
güldükçe sanarlar ağladığımı.
Siz gülün dostlar,
size gülmeler yakışır.
Bana yitik bir mayıs sabahında ölmeler.
Söyle kaç mevsimin yağmuru
yıkar günahlarımızı,
Kaç gezegenin okyanusları.
Beynimde çakan bu şimşekler,
yüreğimdeki bu sızı...
Söyle ne kadar ilaç deva olur bu yaraya
hangi doktor anlar acımı
kesip biçmeden göğüs kafesimi.
Açık bir kapı bırakmıştık arkamızda
kapıyı açıp gördük ki masada
kırık bir kalem,
yarım kalmış şiirler,
rutubet kokuyor papatyalar.
Tadı kalmadı artık hiç bir şeyin,
her seferinde fazla gelir oldu
çayıma şeker,
bu yüreğe fazla gelir oldu bu acı.
Sen yitik bir mayıs sabahı
etekleri kızıl gökyüzü,
benim gözlerim uykusuzluktan.
Yüreğim kilitli,anahtarını denize attım
yutup uzaklara götürsün diye balıklar.
En usta çilingir açamaz kapıyı bilesin.
Silin gözyaşlarınızı, yakışmıyor...
Siz gülün dostlar,
size gülmeler yakışır.
Bana yitik bir mayıs sabahında ölmeler.
(20 Mayıs 2004)
Kayıt Tarihi : 19.6.2004 22:58:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!