Bitmeyen hep dillenen bir türküdür sevda,
Küller arasına atılmaya da gelmez,
Tarihin karanlıklarına hapsedilmeye de.
Sönmeye yüz tuttu mu eyvah ki eyvah.
Sen vefasızlığın ve de karanlığın adımısın ki
Terk edersin Mecnun Leyla diyarını aşk-ı muhabbeti.
Gözlerin bana
Bir ömür boyu
Saklı bulutları
Taşır gülüm
Sözlerin bana
Bir garip tutkudur sevda
Benliğimin orta yerinde
Otağ kurmuş şahlar sultanlar gibi.
Alır götürür bir bilinmeze
Kaf dağının ötesine mi?
Cehennemin dibine mi bilinmez.
Bir uçurumun dibinde
Ölümle yaşamın gelgitlerinde
Sayılır günler.
Asla bir daha gelmeyecek
Ve yaşanmamış günlerin ardından
Ağıtlar yakılır.
Yürek tümden gömülü
Bir define gizemini yüklenmiş.
Gizler mabudunda ömrümün kalan yarısı
Bir yanım sağ bir yanım ölü
Ölümde para etse gam yemem ya
Ne çare biçare
Ölümün soğuk nefesi
Kucaklayacaksa bu teni
Hiç durmasın
Ateşten dudaklarından
Yüreğime akan buselerinde
Bulsun beni
Ölümün soğuk nefesi
Kucaklayacaksa bu teni
Hiç durmasın
Ateşten dudaklarından
Yüreğime akan buselerinde
Bulsun beni
Kimileyin umudun resmidir sözcükler
Bütün bir ömrü betimler
Kimileyin anın yansımasıdır
Hiçliktir
Bir çok şey anlatmak istediğinde
Hiç
Sakin olmak dilerdim duru durgun bir göl gibi
Ne bir esinti ile savrulmalı
Ne de bir densiz bozmamalı durağanlığımı
Öylece beklemeliyim ta ki kendim olana dek
Felaketler her daim kapımda hazır ve nazır olmamalı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!