Yağmurlu bir gün ağaçlar çiçek açmış toprak Kokusu genzimde yalın ayak birkaç çocuk koşuyor Çamura bulanmış ayakları ve içten sevinç Çığlıklarıyla az ötede naftalin kokan şemsiyesiyle Eski bir sandalye üzerinde Şinasi bey amca Yüzünün atlasında ince bir gülümseyle selamlaştık Rahmetli hanım çok severdi yağmuru her yağmur Yağdığında onu hatırlarım dedi: sesi titreyerek Gelen gideninde yok çocuklar neden gelmiyor? Dedim.ah evladım dedi ah hamallık yapıp okuttum Biri veteriner biri mühendis gelinler beni istemedi Bende yük olmak istemedim ama ne gelir ne Giderler ölürsem cenazemi siz kaldırın evlat dedi! Gözleri dolmuştu Allah uzun ömür versin amcam Dedim kör bir kedisi vardı ismi samur onu almak İçin elini uzatıp şemsiyeyi yere bıraktı biliyordum Gözyaşlarını yağmurla karıştırıp saklayacağını Eliyle gözündeki yaşları siliyor bir eliyle kedisini Yağmurdan korumaya çalışıyordu ah evlat dedi! Allah kimseyi hayırsız evlatla kimsesizlikle Sınamasın aynı kimsesizlikle gözlerim dolmuştu Hemen gittim yanına şemsiyeyi yerden alıp üzerine tuttum elini öptüm..anlamıştım Hayatta vefa herşeydi en Önemli mevki anne baba Duasıydı, aradan bir kaç Hafta geçmişti hiç dışarı Çıkmadığını farkettim kapısını çaldığımda gel diye Seslendi kapıyı İttirdiğimde yatağında boylu Boyunca uzandığını Gördüm elimi tutmak istedi Uzunca bir süre Bırakmadı amca dedim hastaneye Gitmeliyiz Evladım dedi askıda bir gömleğim var Onun Cebinde kefen param var kimseye yük Olmayım en azından mezarımı yaptırın. dedi Estağfurullah amca Dedim daha ölmeyeceksin İnşallah dedim: başını Tuttuğumda ateşinin çok Yüksek olduğunu gördüm Bilincini açık tutmak için Eskiden futbolculuk yaptığı Sivas sporun Kadrosunu saymasını istedim yedek Futbolcularına kadar saydı amcam dedim sana bir Süt kaynatayım içine bal koyayım şifa olur dedim: Yok evladım dedi: istemem gece rüyama hanım Girdi Yağmurlar bitmeden gel dedi bütün gece Beraberdik dağ taş gezdik sabaha kadar dedi Ciddiye almadım. Söylediklerini markete gittim süt Aldım eve gidip sütü kaynattım içine bir miktar bal Koyup Şinasi bey amcanın evine gittim gözleri Kapalıydı yüzünde hafif bir tebessüm vardı uyan Amca dedikçe hareket etmiyordu nabzına Baktığımda vefat ettiğini anladım belediyeyi aradım Tabuta koyup cenaze aracına doğru taşımaya Başladık bardaktan boşalırcasına yağan yağmur Birden kesildi.bir güvercin kanat çırpıp geldi Tabutun üstüne kondu sonra gelip benim Omuzuma kondu hiç ürkmüyordu anlamıştım beni Teselli etmek için geldiğini o güvercinin tabutu Bırakınca hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım.. ve Uzun süre kendime gelemedim... anladımki vefa Herşeydi zamanında gösterilmeliydi
Ne zaman güneş doğacak bilmiyorum
Mavi denizlere mor dağlara karşı
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum
Yine bir vurgulu öykü acıklı anlamlı..
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta