Bilmem hangi şafağın koynunda
Hasret tüm benliği çepeçevre sardığında,
Özlemlerimiz şiire sarılırdı,
Gül gerdanında
Kırılgan ellerle…
İnceden inceye,
Oya işler gibi
Büyülendikçe
Büyütürdük, iç çekmelerden gül bahçesini…
Tırnaklarımız kırılırcasına
Bilmem hangi şafağın koynunda
Biz şiirle dokunurduk yar tenine
Başkası şiirlerimizle…
Şiirlerin de bir ırzı var,
Derdik, demesine de,
Masaya elini vuracak bir yüzümüz bile yoktu
Ergen iniltiler gelirdi uzakta, belirli belirsiz…
Yürek tırpanlayan cinsten,
Sonra ağlamaklı bir ses yükselirdi geceye
Ama arkamızı dönüp bakamazdık,
Bakamazdık işte
Kayıt Tarihi : 21.4.2011 19:38:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!