Şiire Düşen Kadın
Bir kadın vardı
Sustuğu her kelime bir kitaba dönerdi gözkapaklarında
Ellerini kalbinin tam üstüne koyar
Sanki bir dua tutar gibi yaşardı
Ve her gece bir ay doğardı alnının ortasında
Bir sokak lambasının altında unutulmuş adımlar gibi
Bir yağmurun tam ortasında ıslanmış bir mendil gibi
Bir çocuğun ilk defa anne demesi gibi
Her dizesiyle sığınırdı şiire
Düştü, evet
Ama bu düşmek öyle bir düşmekti ki
Yaralanmadı
Aksine kanatlandı
Şiire düştü kadın
Kırık dökük cümlelerin içine gülümsedi
Kimi zaman beni de unutma diyen bir eski sevgiliydi dizesinde
Kimi zaman sabun kokulu bir sabah
Kimi zaman annesini bekleyen bir çocuğun iç çekişi
Kızgın bakır tava gibi yanardı yüreği
Üstünde pişerdi ihanetin kokusu
Alnından süzülen ter
Kırmızı bir mendil gibi savrulurdu gökyüzüne
O kadın
Bir gün gidemediği tüm şehirlerin adını ezberledi
Kalbine bir otobüs terminali kurdu
Her peronda bir vedaya el salladı
Sonra şiire düştü yeniden
Yani kendine döndü
Bir yolculuk gibi
Bir suskunluk gibi
Bir hoş geldin gibi
Ve artık kimse görmedi onu öyle gül bahçelerinde
Çünkü o, gözkapaklarının altına bir ülke kurmuştu
Şiir Cumhuriyeti
Her gece orada başlardı uyku
Ve sabah şiirle uyanırdı.
Azra Nimet Öner
Kayıt Tarihi : 4.8.2025 15:08:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!