Şiir tadında??? Şiiri - Hasan Belek 2

Hasan Belek 2
91

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Şiir tadında???

Özlü Sözlerim..

İrfan, sözün kabuğunda değil, özün derinliğindedir. Gönül ehli odur ki, her zerrede bir mana sezer, her suskunlukta bir sır dinler ve her bakışta Yaradan’ı gözler. H.B

Nefsin kalesini fethetmedikçe, ruhun mirasına erişilmez. ’Ben’ diyen sözde buz dağları yükselir, ’Hiç’ diyen kalpte hikmet pınarları çağlar; fenada bekâ bulmaktır asıl mertebe. H.B

Aşk, kelimelerin kifayetsiz kaldığı, ruhların O’nunla hemhâl olduğu lisandır. Âşık odur ki, maşukunun her bir tecellisinde O’nun cemalini seyreder. H.B

Sükût, arifin tefekkür denizidir; dalgaları hikmet, köpükleri mana taşır. O denize dalan, kendi özündeki inciyi bulur. H.B

Varlık perdesini aralamayan, yokluktaki sonsuzluğu göremez. Kendi küçüklüğünü idrak eden, O’nun büyüklüğü karşısında hayran kalır. H.B

Gönül bir ayna misalidir; cilaladıkça Hakk’ın nuru yansır. Tozunu almadıkça, ne kendini ne de O’nu görebilirsin. H.B

Her tohumda bir ağacın sırrı gizlidir, her damlada bir umman saklıdır. İnsan da kendi kalbine yolculuk ettikçe, ilahi emanetin farkına varır. H.B

Dünya bir handır, konup göçülür; baki olan, O’na sunulan salih ameller ve samimi bir kalptir. Aldanma fani olanın cazibesine. H.B

Teslimiyet, kulun Rabbi’ne en yakın durağıdır. Rıza makamına eren, her hadisede O’nun hikmetini ve rahmetini müşahede eder. H.B

Bilgi; zihnin enginliğinde akılla demlenir, zekâyla ışıldar."
Bu, bilginin zihinde bir temel bulduğunu, aklın onu işleyip olgunlaştırdığını ve zekânın da bu bilgiyi parlak ve kullanışlı hale getirdiğini ifade ederim..HB

Kâinat, Yaradan’ın kudretini ve sanatını fısıldayan bir kitaptır. Onu okuyabilen göz, her yüzde O’nun imzasını, her seste O’nun davetini bulur. H.B
Hayat, her durağında bir parçasını bıraktığımız ve son istasyonda sadece anılarla vardığımız hüzünlü bir tren yolculuğudur; bizlerse o trenin camından geçmişe bakan, yüreği özlem dolu yolcularıyız. H.B

Dünya, her mevsimi bir ayrılığı fısıldayan solgun bir bahçedir; içindekilerse o bahçede açıp solan, her yaprak dökümünde kendi vedasını yaşayan kırılgan çiçeklerdir H.B.

Ömür, mürekkebi gözyaşı olan ve son cümlesi hep bir elveda ile biten uzun bir mektuptur; bizlerse o mektubu tekrar tekrar okuyup, her satırda kendi hüznümüzü bulan yorgun okuyucularız. H.B.

Zaman, her kum tanesi bir vedayı simgeleyen acımasız bir kum saatidir; bizlerse o kum saatinin altında, tükenen anların ağırlığıyla ezilen, umutla direnen nafile bekleyenleriz.H.B

Evren, kayıp yıldızların ardından söylenen sonsuz bir ağıttır adeta; bizlerse bu ağıtın melankolik ezgisinde savrulan, kalbinde bir boşlukla kendi ışığını arayan göçebe ruhlarız.H.B

Bu fani dünya, her köşesi bir hüzünle örülmüş eski bir han gibidir; konaklayanlarsa bir gece misafir olup, sabahında vedalaşarak bilinmeze doğru yola çıkan, heybesi hasret dolu gezginlerdir. H.B.

Beden, ruhun sessiz melodisini evrene taşıyan kutsal bir enstrümandır; bilgi ise bu melodiyi anlamlandıran notalardır.. H.B.

Ruhun bilgeliği, bedenin sınırlarını aştığında ve bilginin ışığıyla kendi derinliklerine yolculuk ettiğinde gerçek özgürlüğüne kavuşur.. H.B.

Bilgi, zihnin gıdası, ruhun kanatlarıdır; beden ise bu ikisinin dünyadaki deneyimlerini yaşadığı yegane mabedidir.. H.B.

Bedenin sağlığı, ruhun dinginliği ve bilginin berraklığı bir araya geldiğinde, hayat en anlamlı şiirini fısıldar.. H.B.

Beden, ruhun sessiz melodisini evrene taşıyan kutsal bir enstrümandır; bilgi ise bu melodiyi anlamlandıran notalardır.. H.B.

Ruhun bilgeliği, bedenin sınırlarını aştığında ve bilginin ışığıyla kendi derinliklerine yolculuk ettiğinde gerçek özgürlüğüne kavuşur.. H.B.

Her bitiş, aslında yeni bir başlangıcın örtüsüdür; önemli olan, her sonla birlikte yeni bir umut yeşertmektir. H.B

Kelimelerle ifade edilemeyen duygular, en içten bakışlarda ve samimi bir tebessümde hayat bulur. H.B

Bilginin derinliklerinde kaybolmak yerine, her yeni bilgiyle kendi anlayışını inşa etmek, gerçek aydınlanmadır..H.B

En anlamlı bağlantılar, kelimelerin bittiği yerde, paylaşılan sessiz bir anlayışla başlar.H.B

Gelecek, tahmin edilmesi gereken bir sır değil, her gün attığımız adımlarla şekillendirdiğimiz bir tasarımdır.H.B

En büyük potansiyel, henüz sorulmamış sorularda ve keşfedilmemiş olasılıklarda saklıdır.H.B.

Dünya, eski bir şarkının hüzünlü nakaratı gibi sürekli tekrarlanan bir vedadır; içindekilerse bu vedanın melodisine ayak uydurmaya çalışan, kalbi yorgun gezginlerdir sadece."H.B

Hayat, her nefeste bir parçasını daha yitirdiğimiz, sonunda yalnızca sessiz bir boşluğa dönüşen kırılgan bir kumdan kaledir; bizlerse o kalenin duvarlarında, dalgaların getireceği kaçınılmaz vedayı bekleyen melankolik bekçileriyiz. H.B

Dünya, her köşesinde unutulmuş bir vedanın yankılandığı, duvarları hüzünle sıvalı kadim bir handır; içindekilerse bu handa bir gece konaklayıp, şafakla birlikte kendi yalnızlıklarına uyanan, ruhu yorgun yolculardır. H.B

Ömür dediğin, her bakışta biraz daha silikleşen, sonunda sadece hayal meyal bir anıya dönüşen eski bir fotoğraftır; bizlerse o fotoğrafın sararmış kenarlarında, kaybolan tebessümlerin ve vedaların izini süren hüzünlü gözlemcileriz.H.B

Kalp, her biri derin bir ayrılıkla mühürlenmiş, açılmamış mektuplarla dolu, tozlu bir sandıktır; taşıyanlarsa o sandığın ağırlığı altında, her gıcırtısında eski bir vedanın sızısını duyan, suskun mirasçılardır.H.B

Evren, her biri bir veda şarkısı fısıldayan sayısız yıldızın göz kırptığı sonsuz bir gecedir; bizlerse o gecenin karanlığında, kendi küçük ışığımızla bir anlam arayan, yalnızlığa mahkum gökbilimcileriz.H.B

Bu yaşam, her perdesi bir ayrılıkla kapanan, son sahnesi baştan belli olan dokunaklı bir tiyatro oyunudur; bizlerse bu oyunun hem oyuncusu hem seyircisi, her alkışta kendi vedamıza bir adım daha yaklaşan, yüreği buruk sanatkarlarız. H.B

Kâinat, Aşk’ın sonsuz bir tecellisidir; her zerre ’Hû’ der, O’nu fısıldar. Gönül gözüyle bakan, damlada deryayı, zerreden güneşi seyreder.H.B

Nefsin kafesinden kurtulan ruh, bir şahin misali Maşuk’a doğru kanatlanır. Bu yolculukta en sadık yoldaş, sabır ve gözyaşıyla demlenmiş bir Aşk’tır.H.B.

Dünya bir gölgeliktir, ey yolcu! Hakiki menzil, fânî olanın ötesindedir. Kalbini dünya pasından arındır ki, Bâkî olanın cemâli orada tecelli etsin.H.B.

Marifet, harflerde değil, hâllerde gizlidir. Ârif odur ki, her varlıkta Yaradan’ın mührünü okur, her seste O’nun nidasını duyar ve suskunluğunda O’nunla konuşur.H.B

Benlik dağını eritmedikçe, Vahdet ovasına varılmaz. ’Ben’ diyen dilde diken biter, ’Biz’ diyen gönülde güller açar; yoklukta var olmaktır asıl kemâl.H.B

Gönül, bir ayna misalidir; cilalarsan Dost’u gösterir, tozlanırsa masivayı. Zikir, o aynayı parlatan nur, fikir ise o nuru gözeten bekçidir.H.B

Kalp, ancak ’Allah Bir’dir’ zikriyle sükûnet ve huzur bulur; O’na tam bir teslimiyet, en fırtınalı denizlerde bile sarsılmaz bir iman gemisidir.H.B

Secde, kulun Yaradan’ına en yakın olduğu o kutlu andır; o anda dökülen samimi bir damla gözyaşı, rahmet kapılarını ardına kadar aralayan bir anahtardır.H.B.

Kur’an-ı Kerim, hayat yolculuğunda sönmeyen bir ışık, ruhlara şifa ve kalplere rehber olan ilahi bir kelamdır; her ayeti, ebedi saadete açılan bir penceredir.H.B

Bu geçici dünya, ahiret yurdunun tarlasıdır; bugün ektiğin her hayır ve iyilik tohumu, yarın seni gölgeleyecek ve ebedi meyveler sunacak bir cennet fidanıdır.HB.

Takva, kalbi günahların kirinden koruyan manevi bir zırh, ruhu süsleyen en kıymetli elbisedir; takva sahibi, Rabbinin rızası ve sevgisiyle onurlanır.H.B.

Ne kadar büyük olursa olsun günahların, Rabb’inin rahmeti ondan daha büyüktür; samimi bir tövbe ve içten bir yakarış, en karanlık geceyi aydınlatan bir fecir gibidir.H.B

Hasan Belek
05 05 2025
Akçay

Hasan Belek 2
Kayıt Tarihi : 19.7.2025 13:30:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Dünya, her köşesinde unutulmuş bir vedanın yankılandığı, duvarları hüzünle sıvalı kadim bir handır; içindekilerse bu handa bir gece konaklayıp, şafakla birlikte kendi yalnızlıklarına uyanan, ruhu yorgun yolculardır. H.B

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!