Sezsiz devrim 10x1 Şiiri - Yorumlar

İbrahim Şahin 2
746

ŞİİR


25

TAKİPÇİ

Umut’un Duyularla Sistemi DelmesiUmut sırasına oturduğunda gökyüzü sessizdi ama sınıfın tahtası bağırıyordu: “İsim tamlamaları!” O an burnuna bir toprak kokusu değdi; sanki alfabenin rengi kahverengiye döndü.
Okul duvarının ardındaki unutulmuş aralığın dili vardı artık çürümüş düzenin şifresi gibi kokuyordu. Umut nefes aldı ama o nefesle bilgi değil, bir papatya içeri sızdı. Papatya mıydı? Belki. Ama belli ki sistemin burnuna dayadığı kokusuzlukla tartışıyordu. Kalbi kıpırdadı. Kimse fark etmedi çünkü duygular müfredata dâhil değildi.
“Bu sınıfta çiçek açmaz,” diyordu içindeki toprak sesi. Tahtadaki yazı soldu. Gülmek isteyen harfler susmak zorunda kaldı. “Çiçek açamazsın burada” sesi, kurallar defterine yazılmamıştı ama çantasına sinmişti. Camlar kapalıydı ama rüzgâr kapıdan değil, parmak arasından geçti. Umut’un saç telini okşayan şey ders değilduyunun devrimiydi.
Defterini açtı, kalemini oynattı ama yazmadı: çünkü kelime bu rüzgarı anlatmaya yetmezdi. Bir çizgi attı. Çizginin altında sessizlik vardı, üstünde fısıltı. Öğretmen geldi; sesiyle değil, sessizliğiyle durdu. Çizime bakarken “Bu ne?” dedi. Umut cevap vermedi çünkü bu çizim bir soru değildi. Ellerinde titreme vardı. “Şimdi” geldi, kelimeden önce. Yağmur yoktu ama gök gürledi. Defterin kenarı dalga dalga kabardı. Arkada biri kahkaha attı; Umut içinden “Ben bir şimşek sesi duyuyorum” dedi. Öğrenciler sıraya vurdu; ama Umut sıranın altına ritim gömdü. İçindeki çığlık sahneye çıkmak istemedi. Bir süre daha fısıltı kalmak istedi. Gül kokusu geldi; ama okul bahçesi inkâr etti: “Biz burada beton kullanırız.” Gül mührünü kokladı. Boya kokusuyla gül çarpıştı; duvarda sessiz bir savaş başladı. Bu savaşın silahı kelime değil, duyuydu. Gül bir anıydı. Belki anne eli, belki rüya sesi. Umut gözünü kapadı. Kokuya bastı.
Sınıf kalabalıktı ama yalnızlık arttı. Duvarlar yaklaştı ama içindeki gül geri çekilmedi. Defterde yazı yoktu ama düşüncede yankı vardı. Sınıf artık sistemin zindanı değil duygunun arkeolojik alanıydı. Gül mührünü göğsüne bastı. Sessiz bir çığlıkla mühürlendi. O gül konuştu. Umut dinledi. Sistem sustu. Ve o gün Umut ilk defa öğretmenini değil, gülü anlamakla geçti sınavdan.

Kuşla Bakışma… Umut pencereye döndü. Herkes tahtaya bakarken o dışarıyı izledi ama görmedi, duydu. Aynı kuş yeniden geçti mi bilmiyordu ama gözleri kuşun izinde kaldı. Bu kuş, sadece bir canlı değil duygunun kanatlanmış haliydi. Umut kuşa baktı ama ilk kez kendini görülür hissetti. Kuş durdu mu, döndü mü, yoksa sadece ona mı öyle geldi? Bir an, gözlerinde bir parıltı belirdi. Sınıfın sesi geride kaldı, göz temasında yankı büyüdü. Dili yoktu, ama bir kelime doğdu. Kalemini aldı, sayfanın ortasına "Ben" yazdı. Kimse okumadı ama o ilk kez okudukendini.

Tamamını Oku

Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta