2000 yılının Nisan ayında dünyaya gözlerimi açtım. Yaramaz ama sevimli bir çocukmuşum. Anne ve baba ilgisini pek hissedemedim ama beni sevdiklerini biliyorum. Anlatacak pek fazla hikayem yok
Sütyeninin lastiğini çekip çekip bırakıyorum
Sen uyurken
Sen uyurken konuşuyorum seninle
Sessizliğinle konuşuyorum
Kendime cevaplar verip
Deli miyim diye düşünüyorum
Şikayetim yok senden ne gelecekse gelsin
En güzel en kötü hayallerim sensin
Nesin sen beni mahvedensin
Beni bir başıma bırakıp giden sensin
Nerede o ellerin kiminle
Yolda gördüm bugün seni
Hiçbir şey değişmemiş
Gülüşünde
Yürüyüşünde
Ellerinse hala titrek
Dokunur yüreğime
Kapanıyor gözlerim sen yanımda çırılçıplak
Ellerim bacaklarında gözlerimse kaçak
Dudağımı değdiriyorum dudağına
Son şarap kadehinden bir yudum alarak
Çıplak etinle uyanma hayalim
En güzeli miydi Dünya'nın
Dünya'nın yarı güzelliğini almışsın
Alıpta kaybolmuşsun
Ekim sonu Kasım başı
Kasım'da başka aşkları
Hayatımda bir soru işareti var
Soruyu soran ben miyim
Yoksa cevap mı vermeliyim
Neyse zaten kime ihtiyacım var?
İmrenerek bakıyorum sana
Dokunuyorum buzdan soğuk vücuduna
Elim yanıyor her dokunduğumda
Aklım kalıyor geride
Yatak odanda
Dudaklarım büzüşüyor
Şimdi ayıracak vaktin bile yok
Elimi tutmuyorsun yüzüme bakmıyorsun
Derdimse dağlardan çok
Sana yakışmıyor gitmek gidiyorsun
Bak yine sarhoşum
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!