Konuşmuyor musun?
Hala susuyor musun?
Hala küs müsün?
Boş boş bakışların gözlerime yansır.
Neden hep gülen gözlerin bugün durgun senin?
Yıllarca yağan yağmur artık diniyor;
Gökyüzü, yükünü boşaltmış hafifliyor.
Güneş sessizce dağlar ardından parlıyor
Ve şehir, uykudan uyanır gibi derin bir nefes alıyor.
Ah yağmurum, yağıp durdun,
Bir şarkı olsan, hangisi olurdun?
Dinlemek isterdim,
Gözlerimi kapatıp,
Hayallere dalıp,
O hayalde sana sarılıp…
Denize kıyısı olan bir deniz kızı,
Görülmeye değer manzarası.
Sıralamış arkasına koca dağları,
Yakalamış zalim balıkçıların ağları.
Denize akıyor sağanak sağanak gözyaşları,
Duygusal boşluklar,
Boşluklarda kayboluşlar,
Kendimi kaybetme seanslarım,
Kalbimi şah mat eden o kadın...
İşte yanlış olan tercihler,
Onun eski sevgilisi bile olamadım ki,
Nasıl yeni sevgilisi olacağım?
Ev, araba ya da dünyalar kadar para olsa da,
Ben her zaman o olmadığı için en şansız adam.
Madem sarılamayacağım sana, o zaman,
Gümüşlük'te sahilde,
Güneş vuruyor beyaz tenine.
Üstünde çiçekli bikinisiyle,
Uzanmış kumsala öylesine.
Güzelliği yansımış masmavi denize,
Kadehinde kalmıştı ruj izin,
Dudaklarını hayal ederek.
Kadehin yerine seni hissederek,
Ben de o ruju tazeledim...
Şaraplar gibi yıllanır mı aşkımız?
Ölümüm arkamdan gelir,
Söyle beni kaleme alan kimdir?
Uzunca destanım ama hayatım kısa benim,
Ölüm, yaşamak için sebebim.
Yorulmuş meleğin kolları,
Tanıdığım tüm kadınlar paraya tapardı.
Zengin erkekler ise onlar için tanrı.
Kıyafetindeki dekolte biraz abartı.
Yoksa nasıl tavlayacak abazayı?
Orospuluk, ben doğduğumda ayıplanır.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!