Aşkın arısına düşürme telaş
İster isen benden bal, kara gözlüm
Muhabbet dilersen semtinde dolaş
Dilemezsen gamda kal, kara gözlüm
Er gerektir erin kadrin bilmeğe
Erenler üstadlar ettiler himmet
Bize Yaradan'ın kuludur diye
Anınçün onlara eyleriz minnet
Bu yolda bizlerden uludur diye
Ferhad gibi dağ bağrını delmedim
Ezelden her kısmet verilir iken
Aşık olsun dedi canan bizlere
Ruhlar bir araya derilir iken
Aşk nasip eyledi Sübhan bizlere
Dergah-ı Mevla'nın mihmanesiyiz
Bülbüle gül yarar, deveye diken
Çiledir aşıkın boynunu büken
Tarlasına haram tohumu eken
Helal mahsulunu biçer mi bilmem.
Kimi mevtasına kefen biçmiyor
Emr-i Hak bizi deli dolandırır
Feleğin işine hile olur mu
İnsanı gafletten aşk uyandırır
Bize bundan özge çile olur mu
Okuyup hıfzettik biz yârın adın
Destgirlik ummam senden bir zaman
Göster ağacında sağlam dal bana
Pervazıma dardır yedi kat gökler
Daima açıktır istikbâl bana
Mesnedim yok azlim kaygu çekeyim
Hüsne magrur olma ey yüzü mâhım
Niceler yokuştan inişten geçti
Kar etmedi sana feryad u ahım
Tir-i ahım kuh-ı keşişten geçti
Seni bi-mürüvvet seni bi-vefa
Asırda acaip işler çoğaldı
Bilmem bu işleri kimler ediyor
Dünyayı hep rezil köpekler aldı
Gelen ümerâya karşı gidiyor
Biraz bahsedeyim ehl-i zamandan
Efendim almış züğürtlük
Kaşa beni göze beni
Sürükler yıl cepte dörtlük
Yaz bahar kış güze beni
Dedim: Züğürtlük çelebi
Evvel giymez iken ipek mintanı
Geyersin eğnine çul yavaş yavaş
Feragat kıl bırak aşk ü sevdayı
Olma bir dilbere kul yavaş yavaş
Heder olsa bir pul için her demin
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!