Yokluğun bir volkan gibi içimi yakıyor
Sensizlik zormuş anlatılmaz bunu yaşıyorum
Yağan kar tanesi gibi saf ve masumsun gözümde
Uzandıkça kollarım sana tutamadin tutmadın kadınım.
Sessizliğine alışamazken şimdi yokluğun ölüm geliyor
Nefretimi kendi ellerimle gömdüm
Akbabalar uçuşuyor şimdi üzerimde
Yılanlar parçalasın cesetimi
Hiç umrumda değil...
Seni sileyip içimden nefretimle birlikte
Hayaller zaten bedenimden gitti
Göğsünde bir noktalık yer aç
Sevmiyorsan da belli etme
Bir ufak tebessüm bana yeter
Sahte olsa da seni seviyorum de!
Kelebek misali hafiftir yüreğim
Her taraf kar beyaz örtülmüş günlerime
Yarına ektiğim umutlar grileşiyor
Gece ise dunden karanlık
Ay sahte güneş ise dünden daha karanlık...
Dönerken geçmişe yeniden
Düşlemlediğim düşüşlerde
Sarhoş yüreğim yalpalarken
Yaprağın dökülüşünde savrulurken
Tutarmısın?
Çiceğin suyu özlediğinde
Artık sevmiyorum akşamları
Karanlıktan korkuyorum sensiz, yalnızken
Duygularım benimle alay ediyor
Kalbim eskisinden daha yavaş atıyor
Sevmiyorum artık seni ben
Yorgun düşüncelerimde çözülmez bir problemsin sen
Son çırpınıştır içimdeki kahpe sessizlikte
Rüyadaymışım bitanem sen öyle diyorsun
Senin için rüya benim için yarınlarım
Aramızdaki tek fark uyku ve uykusuzluk...
Ben uykuyu sevmem, hep gerçekteyim
Elin elime değse kesin titrer bedenim
Bırak ellerini sesini duyduğumda kopuyor içim
Sen nesin böyle kimsin?
Uzakta olduğun için mi hasretsin
Yoksa içimde olduğun için mi?
O nur yüzüne baktığımda kendimi kaybeder miyim
Yokluğunun acısına öyle alışmışım ki
Seni gördüğümde içimdeki acının tarifi olmuyor
Son kez bir cuma akşamıydı
Seni unuttuğumu düşünmezken
Çıkıverdin karşıma
Nehir üzerindeki çalı parçasıydı yürüyüşün
Yalnızlık treni söylenen şarkı
Yoksun kadınım yanımda
Uzaklarda bildiğim bir yerlerdesin
Binmeyelim yalnızlık trenine
Uzanalım mavi gecelere
Demir raylarda kalmasın karanlık sevdamız
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!