Riya ve ihanetler çağında
İnsanların kaç çeşit suratı var
Veya suratlarında kaç maske var
Herkes çok seviyor
Ama kaç kişi seviliyor
İşte orasını Allah biliyor.
Hiç kimse kimsenin aklını
Ve ahını almasın
Zira bu dünya geçici bir gölgeliktir
Birde bu alemin mahşeri var
Hesapların en şaşmazı var
Değmez iki yüzlü olmaya
Kendini bilen
Dünyaya tapmayan
Üç kuruşa satmaz kendini riyaya.
Bir insan günebakan gibi olmamalı
Bir duruşu olmalı
Kaya gibi
Anıt gibi
Yeryüzünü ısıtan güneş gibi
İşte o duruşta vücut bulur aşkın tecellisi.
Aşk şahsi bir mesele değildir
Ulvi bir meseledir
Sevenin hisleri ötelerin ötesine akar
Kalplerde aşk derin akisler bırakır
Aşkın ötesinde aşkın sahibi vardır
Aşıklar onu levhalarından tanır.
Aşka sevdalı Musa'nın kalbi titredi
Turda aşkın sahibini görmek istedi
Rahman bir dağda tecelli edince
Dağ nurdan paramparça oldu
Musa bayılarak uzaklara savruldu
Musa aşkın sahibinde kendini buldu.
Bazılarının sandığı gibi
Aşk dudaklarda
Ve gözlerde tecelli etmez
Aşk hakikati anlayan
Kalplerde tecelli eder
Cismani aşk canandır
İlahi aşk rahmandır
Yol arkadaşın refikan
Bu alemde sana haktan bir armağandır
O refika kıymet bilenlere sultandır.
Ey! gönül;
Sevdin mi Mecnun gibi
Züleyha gibi
Hesapsız seveceksin
Ancak o zaman
İki cihanda muradına erersin
Arkanda bütün gemileri yakacaksın
Atiye bakacaksın
Sevdanın mayasında iman olacak
İmansız aşklar yavandır
Allah için sevene aşk şifadır
İşte o zaman bu meşakkatli dünyada
Ruhuna aşkın sonsuz huzuru dolacak.
Ocak 2025
İbrahim YılmazKayıt Tarihi : 25.3.2025 02:49:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!