Dolunayda çırılçıplak
Dicle'ye eğiliyor esmer kadın,
Şarabın boğazında bıraktığı yanık
Küskün rüzgârla sevişiyor.
Karpuz çekirdeği gibi fırlatıyor beni
Karacadağ'ın göğsünden,
Karga sesi,
Sanki Ağrı Dağı'nın boğazını sıkan bir çocuk gibi
Çığlık atıyor.
Nehir, sabahın dişlerini fırçalamadan öksürüyor hâlâ.
Bulutlar yamuk yumuk, parçalı
Yoksul bir ressamın eksik tuvali gibi
Bir köşede
Gıcırtılı sandalye
Şişeler ışık döküyor geceye
Baykuş uçtu yanımdan
"Ne arıyorsun?"
Çatlak duvar dudaklara düşüyot
En eski çağlarda,
Tanrıların unuttuğu bir ülkenin göğünde
Tavuskuşu kanat açtı.
Her tüyünde bir göz vardı,
O gözlerden biri şarapla ağladı,
Biri incirle kanadı,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!