Sevdiğim bütün şehirleri bir kış akşamında bıraktım,
Her biri ayrı, hepsi birer sonbahar yaprağı gibiydi.
Pasaportumda damla damla birikmiş hüzün,
Usulca kapattım gözlerimi; her liman ayrı bir vedaydı...
Gözlerim ayrılığın loş ışığıyla dolarken,
Bir yudum daha içtim yalnızlığımdan.
Vedalar, sevmenin son mısrasıymış meğer,
Bir otel anahtarı gibi kaldı avuçlarımda.
Bir şehre düştüğümde içimde bir sınır büyürdü,
Her sokak başında aynı kaybolmuşluk,
Ve ben, yine bir kaçak gibi çekildim sisin ardına.
Her şehri bir sabah vakti perondan uğurladım,
Sanki her biri ayrı bir kadındı.
Gidişlerimi sessizce ajandaya kaydettim,
Bir bir sildim sevdiğim bütün şehirleri,
Ve her duraksayışta biraz daha küçüldüm.
İzlerim, her biri bir şiir gibi kaldı arkamda,
Alacakaranlıkta bir sürgün; bağlandıkça tükendim.
Ve her adımım bir elveda şarkısıydı aslında...
Ve bir toz bulutu gibi dudaklarımda dağıldı her "ev" diyişim...
Kayıt Tarihi : 30.3.2025 17:59:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!