Sevdiğim adam

yine yalnız bir İstanbul gecesii,
mevsim kış,
dışarda diz boyu kar,
soğuk insanın içine bıçak misali işliyor
rüzgar kırbaç gibi şaklıyor biteviye
benimse başımda yine kavak yeller,
dışarda kar,
gönlümdeyse öyle bir nar ki...
ateşi cümle alemi yakacak kadar
yine yalnız bir İstanbul gecesi
içimde yanlızlığın,sensizliğin,
çığlığı geceyi yırtıyor avaz,avaz
gökyüzünde yolunu şaşırmış
şaşkın iki yıldız parlıyor
gözyaşım misali.
az sonra onlarda kaybolacak evrenin
sonsuzluğunda.
dışardan bir sarhoşun narası
yankılanıyor odanın içinde
pencereden bakıyorum
dışarda kar diz boyu,yalpalıyan bir adam,
bir şarkı dilinde,
'' Bursa nın ufak tefek taşları,

keman olmuş,o yarimin hilal kaşları,
kulak kabartıyorum Gerisi anlaşılmıyor
tam elektrik direğinin altında
insanın içini parçalıyan bir nara patlatıyor,
'' ah ulan yaktın beni ''
adam kim,yakan kim ? meçhul
ama belli k, oda benim gibi yanık,
benim gibi sevdalı
sisler arasında oda kayıp gidiyor hayalcesine
yerler buz tutmuş,ayna gibi parlıyor
dışarda yağan kar tüm sokakları kapladı
gittin gideli,ses vermiyeli,
kimsesiz ve yalnızım.
içimse dışardan bin misli soğuk,
dilime benimde bir şarkı dolanıyor,
'' incecikten bir kar yağar
tozar elif elif diye
deli gönül bizar olur
söyler elif elif diye
yar sana hayran,yar sana kurban ''
düşünüyorum kimindi bu dizeler ?
hah buldum,galiba Karacaoğlan'ın
içimi dahada bir yalnızlık kaplıyor,
gece ilerldikçe daha çok üşüyorum
yokluğun iliklerime kadar işliyor,
bu kez kar dışarı değil,içime yağıyor.
ve içimde bir çocuk ağlıyor
esiyor gönlümde Karayel
hüküm sürüyor benliğimde,
boralarikasırgalar,fırtınalar
dışarda diz boyu kar
kol geziyor ayaz ve soğuk
minik yüreğimdeki DEV gibi sevdam
ve onun sıcaklığı beni ayakta tutuyor
coşkulu sevdam,ve ,umutsuzca
gelmesini beklediğim sevdiğim adam
bu gece işte bu benim dünyam
tek düşüm,tek rüyam,tek hayalim
gelmelisin diyor,bekliyor,istiyorum
sevdiğim adammm
duy beni,duy bu gece duy da
gel be adam gel,gelllllllllllllll
gel işte gelllll

GÜLEN