Sustu şarkılar...
Elimi kımıldatabilsem fethedeceğim yeniden
İstanbul 'u.
Dudaklarım kımıldasa nazenin sözler çalacağım geceye.
Ne mümkün gözlerimde aydınlık, bakışlarımda fer...
Koşmam gerek, erişilmez sonun avucuna.
Mahşerin ortasında kalabalığın, gövdesindeyim
Molotoflar patlıyor beynimin köşe başlarında.
Taşlar camlara tam isabet.
Meşaleler renklerini dağıtıyor göğe.
Devrimdir üzerime sözlerin,
Derindir...
Bir acı tarlasıdır yüzün,
Hasat ederim hüznü göz çukurlarından.
Yutkunurum ayrılığın gecesini dolanır boğazıma.
Dağların heybetine yemin olsun!
Yemin olsun uçan kuşun kanadındaki tüylere!
Gecenin dehlizinde yaralı kırlangıçlar var.
Her biri kanadından vurulmuş.
Her biri için köşe de can pazarı kurulmuş.
Kırlangıçları yaralayan avcı,
Acımasız vicdandan bir başkası olamaz.
Umudunu yitirmiş bir kuş sürüsü,
Ne yana dönsem yüzler hep yabancı bana. Kelimelerimin anlaşıldığından şüpheliyim.
Benim ben olduğumu bildiklerinden de…
Aitliğimi kaybettiğim 12. ayın arefesi, gözlerimin yorgunluğunu dindirmiyor uykular.
Gündüzleri hesap etmeyi çoktan bıraktım.
Ruhumda ki sisin dağılması mı?
Geçelim bu safhayı.
Umutların tükendiği yerde çıkagelir "Hasbünallahü Ve Ni'mel Vekil."
Bir çatı yıkılırken milyonlarca başın üzerine,
İnşa eder imanla bir anne bir yuvayı.
Siper eder bir baba göğsünü bombalara.
Gözleri zeytin siyahı Rim...
Zalimi gözleriyle boğan Rim...
Ortadoğuda bir ölüm buğusu gözlerin.
İhanetlerimden doğan Yehuda bozgunu,
Şeytan taşlarken uhrevî bir yalnızlık...
Ve cinler hep maddeden yoksunken,
Ruhum rabbani sözlerine pür dikkat!
Sen beni hiç oluyorsun.
SHABANGAHAN شبانگاهان
(Geceler)
Seni aradım tabelasız sokaklarda.
Kuşların göç etmediği, rüzgarın değmediği ağaç dallarında...
Ayın başında ve sonunda.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!